İlk olarak 1992 yılında Kuzey Amerika ve Avrupa’da bulundu ek olarak yakın geçmişte İran (2008) ve Kore’de (2010) de varlığı keşfedildi.
Kanayan diş mantarı genelde ‘şeytanın dişi’ olarak bilinen bir mantar cinsidir. Üzerinde kan damlalarına benzeyen kırmızı damlalar bulunduğundan oldukça dikkat çekici bir görüntüsü vardır.
Ağırlıklı olarak pembe tonlarındadırlar. Tek başlarına, grup olarak ya da çam ağaçlarıyla beraber yaşayabilirler.
Şapkaları, gelişmiş türlerinde 3-8 cm arasında değişir
Gövdeleri huni şeklinde, 1-5 mm uzunluktadır.
0.5 cm ya da 5-6 cm olabilirler ve genel olarak toprağın altında kalırlar.
Yarı çapları 0.5-2 cm’dir.
Besin olarak kullanılmamasının sebebi zehirli olmaları değil, tatlarının aşırı acı olmasıdır. Bu acılığı azaltmak için kullanılan kurutma işlemleri bile pek işe yaramıyor. Türün, birçok kozalaklı ağaç ile mutualistik ilişki içerisinde evrimleştiği biliniyor. Genç kanayan mantarların “kanı” kanda pıhtılaşmayı önleyen antikoagulan etkiye sahiptir. Bu etki, kanda mevcut olan heparinin biyolojik göreviyle benzerlik gösterir. Ayrıca mantar içinde görülen atromentin maddesi de antibiyotik özelliğe sahiptir.