CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün İstanbul Sultanbeyli’de Mimar Sinan Mahallesi’nde yaşayan kadınlarla bir araya geldi.
Kılıçdaroğlu'na, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli ve CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu eşlik etti.
"CHP'YE OY VERMEYİN SOSYAL YARDIMI KESECEKLERİ DEDİLER"
Kılıçdaroğlu ise şunları söyledi:
“Belediye başkanımız, büyükşehir belediye başkanı olduğunda var olan yardımları beş kat arttırdıysa demek ki bir şeyler yaptı. Dolayısıyla, aksaklık olur mu? Elbette olabilir. Yanlışlık olur mu? Elbette olabilir. Ama iyi niyetle, var olan bütçenin büyük bir kısmını sosyal yardımlara ayırdılar. Çocuklardan tutun yaşlılara kadar pek çok yere sosyal yardımlar yapıldı. Anne kucağında çocuğuyla otobüse bindiğinde de herhangi bir ücret alınmaması bu sosyal yardımların daha görünür olmasına da yol açtı.
Hep şunu söylerlerdi: ‘Sakın ha CHP’li belediye başkanlarına oy vermeyin. Gelince sosyal yardımları kesecekler’. Hiç de kesilmedi, tam tersine 5 kat arttı. Diğer belediyelerimiz de aynı şeyi yapıyorlar. Buranın sorunu var, ben de biliyorum. Sadece buranın değil. İstanbul’da pek çok yerin sorunu var.
"BAZI SORUNLARI ÇÖZMEK BAŞKANIN ELİNDE DEĞİL"
30 yıldır çözülemeyen sorunları ‘5 yıl içinde hemen hepsini çözün.’ Biraz izin ve zaman vereceksiniz. Bu sorunların tamamı çözülecek. Bazı sorunlar var ki belediye başkanlarının elinde değil. Onu ancak merkezi hükümet belirler. Elektriğe, mazota, her şeye zam geliyor. Belediye diyorsunuz ki ‘Sen zam yapma’. O zaman belediye batacak. Otobüsler kalkamayacak. Elektrik düğmesine bastığınız zaman beş çeşit vergiyi belediye almıyor ki merkezi hükümet alıyor. Musluğu açtığınızda 4 çeşit vergi ödüyorsunuz. Onu belediye almıyor ki merkezi hükümet alıyor. Dolayısıyla belediye başkanlarımız ellerinden gelen her türlü imkan varsa o imkanı sizlere sunuyorlar. Ekrem Başkan, gece gündüz, günü 24 saati, kendisi ve ekipleriyle beraber çalışıyor. Hakkını teslim etmemiz gerekiyor. Son 5 yılda İstanbul’da pek çok sorun çözüldü. İnşallah bundan sonra da çözülecek.
“MERKEZİ HÜKÜMET BİZE DERSE Kİ ‘OKULU SİZ YAPIN.’ VALLAHİ YAPAR”
Okul yetersiz, 40 öğrenci bir sınıfa giriyor, dediniz. Niye okul yapılmıyor? Okulu yapmak merkezi hükümetin görevi. Eğer merkezi hükümet bize derse ki ‘Okulu siz yapın.’ Vallahi yapar. Elazığ’da deprem oldu. Türkiye’nin en güzel okulunu ama izin verdikleri için yaptılar. İzin vermeseler yapılmıyor.
Siz hep beraber gidin. Merkezi hükümetin yakasına yapışın. ‘Biz okul istiyoruz. Para sende kalsın. Ekrem Başkan’a yetki ver. Ekrem Başkan okulu yapacak.’ Vallahi yapar. Niye yapmasın? Yaparız. Ama yetki olmazsa, merkezi hükümet izin vermezse okulu yapamıyorsunuz. Bu gerçeği bilmenizi isterim.
“BURANIN SORUNUNU ÇÖZMEK Mİ İSTİYORSUNUZ? SULTANBEYLİ BELEDİYESİ’Nİ BİZE VERECEKSİNİZ”
Suriyelilerden şikayet edildi. Allah aşkına Suriyelileri Ekrem Başkan mı getirdi? Suriyelileri ben mi getirdim? Suriyelileri bu memlekete kim getirdi? Sanki biz bize yetmiyormuşuz gibi 4-5 milyon yabancı geldi. Onlara da acıyorum. Onların da çoluk çocuğu var. Onlar da geçinemiyorlar. Ama 5-6 milyon Suriyeliyi bu memlekete kim getirdi? Siyasetçi, siyaset yaparken zenginleşmez. Zenginleşiyorsa sizin hakkınızı yiyor, demektir.
Eğer sizler, gerçekten de sandığa gidip haktan, adaletten, hukuktan yana oy kullanırsanız bu memlekette çözülmeyecek hiçbir sorun yoktur. Buranın sorununu çözmek mi istiyorsunuz? Sultanbeyli Belediyesi’ni bize vereceksiniz. Hakka, hukuka, adalete vereceksiniz. Sizden yana olanlara oy vereceksiniz. Buranın belediyesini verdiğiniz zaman göreceksiniz buranın sorunları nasıl çözülüyor.
“KADIN MUHTARLARI SEÇİN”
Bütün kadın kardeşlerime söylüyorum. Birleşin. Kadın muhtarları seçin. Bir arkadaşınız gelecek, ‘Ben bu mahallenin muhtarıyım’ diyecek. Bütün kadınlar birleşecek, onu muhtar seçecekler. Kadınlar daha dirençlidir.
Niye birlik olmuyorsunuz? Niye kendiniz muhtar seçmiyorsunuz? Önce muhtarı, sonra belediye başkanını seçin. Ondan sonra bakın bakalım, sorunlar çözülüyor mu çözülmüyor mu? Beraber ve birlikte yola çıkarsanız bütün sorunları aşabilirsiniz. Gençler, bu ülke size emanet. Beraber yola çıkacağız. Birlikte, Türkiye’nin sorunlarını çözeceğiz. Gençleri hem bugünün hem geleceğin Türkiye’sinde yaşatmak zorundayız. İşsizlik belası var. Onun da farkındayım. Bir belediye başkanı nasıl işsizlik sorununu çözer? İşsizlik sorunu hükümetin sorunudur. Çünkü parayı orası kullanıyor. Vergileri orası alıyor. İşsizlik sorununu orası çözecek. Belediye başkanı ne yapsın?
“SİZ SANMAYIN SADECE SULTANBEYLİ’DE İŞSİZLİK VAR...”
Çoğunuzun haberi yok. Bütçede personel harcaması yüzde 40’ı aşarsa ve bir işçi alırsa başkan hakkında soruşturma açılır. Niye bu işçi yüzde 40’ı aştı diye. Yoksa her belediye başkanı ister ki kendi beldesinde işsizlik olmasın. Herkesin aşı, işi olsun. Bunu istemez mi? Herkes ister bunu. Ama sorunu çözecek olan belediye başkanı değil sorunu çözecek olan devleti yönetendir.
Siz sanmayın sadece Sultanbeyli’de işsizlik var. Gidin Ankara’ya, Diyarbakır’a, Trabzon’a, Çankırı’ya, Çorum’a orada da işsizler var. Binlerce. Üstelik üniversite bitirmiş, 4- 5 yıldır işsiz gezenler var. Üniversiteyi bitiren bir çocuğun işsiz kalması ne demektir anne baba için? O evde huzur olmaz. Çocuğu işsizse nasıl olacak? Onu everemeyecek, iş güç sahibi olması lazım. Huzur içinde yaşaması lazım.
“SULTANBEYLİ BELEDİYESİ’Nİ BİZE VERİN. BURANIN NASIL GÜZELLEŞTİĞİNİ GÖRECEKSİNİZ”
Sultanbeyli Belediyesi’ni bize verin. Buranın nasıl güzelleştiğini göreceksiniz. Parkların, yolların nasıl olduğunu göreceksiniz. El birliğiyle, buranın belediye başkanıyla büyükşehir belediye başkanı el ele verdiğinde çok sorun çözülür. Belediye başkanı bir şey yapıyor. Yapmasın diye engel çıkarıyorlar. O zaman hep beraber mücadele edeceğiz.”