Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Babuşcu, seçim harcamalarının bütçede oluşturacağı açığın kapatılmasında vergi artışları yerine, servet ve gayrimenkul gibi yeni vergi modellerinin kullanılmasının daha uygun bir çözüm olabileceğine vurgu yapıyor.
Seçim tarihine yaklaşırken, gündemin önemli konularından biri de artan harcamaların bütçede oluşturacağı açığın, ya yeni vergilerin getirilmesi ya da mevcut vergilerin artırılmasıyla kapatılacağıdır.
Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Babuşcu, olasılığın yüksek olduğuna dikkat çekiyor, ancak vatandaşın daha fazla vergiyi karşılayacak gücü olmadığı için mevcut vergileri artırmak yerine yeni vergilerin gelme ihtimalinin daha yüksek olduğunu belirtiyor. Bu bağlamda, servet ve gayrimenkul vergisi gibi yeni vergi modellerini öneriyor.
Babuşcu'nun açıklamaları özetle şu şekilde:
Kredi kartlarında son bir yıllık dönemde enflasyonun üzerinde, hatta yüzde 100'ü aşan bir artış gözlemleniyor. Bu durumda kredi kartlarıyla ilgili çeşitli önlemler alınabilir. Bu önlemler arasında faiz artırımı, limit azaltımı, asgari ödeme tutarının yükseltilmesi, nakit çekim tutarının kısıtlanması, taksit sayısının azaltılması/kaldırılması gibi önlemler bulunuyor. Bir ya da birkaçının uygulanması muhtemel.
Seçim sonrasında yeni vergilerin gelme olasılığı oldukça yüksek. Ancak vatandaşın daha fazla yükü kaldıracak gücü olmadığı için bu yeni vergiler arasında servet veya gayrimenkul vergisi gibi modellerin öne çıkabileceği düşünülüyor.
Simit zammının ertelenmesi sadece bir örnek, çünkü doğal gaz, elektrik ve diğer hizmetlerdeki fiyat artışları da bekleniyor. Simit konuşulan bir ürün olduğu için öne çıktı, ancak seçim sonrasında birçok zam bekleniyor.
Son dönemde Merkez Bankası döviz kurlarına müdahale etmeye başladı. Babuşcu'ya göre, Merkez Bankası seçime kadar döviz kuru artışını kontrol etmeye devam edecek, ancak seçim sonrasında müdahalesini azaltarak kurların daha hızlı hareket etme eğiliminde olacağını düşünüyor.