Krediyle alınan evler depremde yıkılırsa borç ödenir mi?

Kahramanmaraş'ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin 10 şehirde yol açtığı yıkımda, toplam yüz binin üzerinde bina enkaza döndü. Yıkılan binaların arasında henüz kredi taksitleri bitmeyen binlerce yapının olması ise yeni bir tartışma başlattı.

100 yıllık Cumhuriyet tarihimizin en fazla can kaybına neden olan afetinde Kahramanmaraş ve Hatay başta olmak üzere 10 şehirde 42 bin 310 vatandaşımız hayatını kaybetti. 

Şehirler adeta moloz yığınına dönerken, yapımının üzerinden çok geçmemiş birçok yeni bina da kullanılamaz hale geldi. Söz konusu gelişmelerin ardından tv100.com''dan Mustafa Zafer "Depremde yıkılan evlerin kredisi ödenecek mi?" başlıklı yazısı ile kredisi henüz bitmemiş evlerin akıbetinin ne olacağını açıkladı.

Halihazırda şehirdeki bütün vatandaşlar, ailesinden, akrabalarından ya da sevdikleri arkadaşlarından bazılarını kaybederken, ortaya bir de çok büyük bir mali yıkımın çıkması şehirde hayatı içinden çıkılamaz bir hale getirdi. Sürecin ardından akıllara depremde evini kaybeden bir vatandaşın hangi haklara sahip olduğu sorusu gelirken, sigorta şirketlerinin yaşanan felaketin ardından alacakları sorumluluğun detayları da belli oldu. 

SİGORTA KURULUŞLARINDAN TANZİM

Kredi ile alınan evlerde zorunlu deprem sigortası DASK mecburi olarak yapılmaktadır. Ancak DASK sadece inşaatın betonarme yapım maliyetini karşılamakta olup bu durum evin gerçek değerinin çok uzağındadır. Bankalar ayrıca kredi verirken geniş kapsamlı konut sigortası yaptırmayı da şart koşmakla kredi zararının önemli bir kısmı da buradan karşılanacaktır.

Yine yıkılan evin sahibi depremde vefat etmişse bu seferde kredi verilmeden önce bankaların yaptırdığı hayat sigortası devreye girecek ve teminat kapsamında banka kredisi buradan ödenecektir.

DEPREMDE EVİ YIKILAN EV SAHİBİNİN HAKLARI

Tüketici Kanuna''na göre bankanın bağlı kredideki sorumluluğu:

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu''nun 35. maddesine göre, bankadan alınan konut kredisi “bağlı krediyse” (yani konut kredisinin belirli konut projesi kapsamında sadece belirli bir konutun satın alınması durumunda banka ile satıcının bir birlik oluşturduğu sözleşme) konutun hiç ya da gereği gibi teslim edilmemesi nedeniyle ev sahibi konutu geri vererek sözleşmeden dönebilecek ve satıcı ile banka ev sahibine ödenecek bedelden müteselsilen sorumlu olacaktır. Burada bankanın sorumluluğu konutun teslim edildiği tarihten itibaren kullanılan kredi miktarı ile sınırlı olmak üzere bir yıl devam edecektir.

Türk Borçlar Kanunu’na göre sorumluluk:

Yine meydana gelen bu büyük ve yıkıcı deprem felaketinde evi yıkılan kişiler için mücbir sebep olduğu tartışmasızdır. Mücbir sebebi düzenleyen Türk Borçlar Kanunu 136. maddesine göre, borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle imkânsızlaşırsa, borç sona erer.

Yine aşırı ifa güçlüğünü düzenleyen Türk Borçlar Kanunu 138. maddesine göre de sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir.

Mevcut mevzuatımız açısından evin depremde yıkılması nedeniyle bankalara bu konuda hukuki-cezai sorumluluk yüklemek mümkün olmasa da yukarıda bahsedilen şekilde bağlı kredi durumunda Tüketicinin Korunması hakkındaki kanun gereği verilen kredi miktarınca sorumlu oldukları açık olmakla beraber, mücbir sebep ve aşırı ifa güçlüğü durumlarının da somut olayın vahameti gözetildiğinde hukuken mağdur olan krediyle ev alan ev sahipleri lehine değerlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir.

Depremden sonra geçen zaman içerisinde halihazırda kredi taksit ödemesi gelen ve bu süreçte zaten büyük mağduriyet yaşayan depremzedelerin bir de mahkeme kapılarında hukuk mücadeleleri ile uğraştırılmamaları gerekmekte, yetkililer tarafından acil yasal düzenlemeler yapılarak olası mağduriyetler bir an önce giderilmelidir.

İlgili Haberler

Milyonları ilgilendiriyor! Taksitlendirilen borçlar için yeni karar
Resmi Gazete'de yayımlandı! Konut kredilerinde faiz ve vadeye yeni düzenleme!
Kahramanmaraş depremlerinde can kaybı 43 bin 556'ya yükseldi

Gündem Haberleri