Mahfi Eğilmez, milyonlarca yatırımcıyı ilgilendiren borsa ve konut fiyatlarıyla ilgili uyarılarda bulundu.
111
Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mahfi Eğilmez, Türkiye'nin Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) rakamının 26.3 trilyon TL olduğunu hatırlattı. Bu rakamın TÜİK tarafından kabul edilen kurla hesaplandığında 1 trilyon 119 milyar doları bulduğunu belirtti.
211
Son faiz kararının açıklanmasının ardından piyasalarda hareketlilik yaşanırken, ünlü ekonomist Mahfi Eğilmez'in borsa ve konut piyasalarındaki gelişmelerle ilgili yazısı yeniden dikkat çekti.
311
Mart ayında açıklanan ekonomik göstergeler arasında büyüme oranı ve turizmin olumlu olduğunu belirten Dr. Mahfi Eğilmez, 2023 büyüme oranının %4,5 olarak açıklanmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi. Diğer göstergeleri de paylaşarak Türkiye'nin %67'lik enflasyonla Arjantin ve Lübnan'ın ardından üçüncü sırada yer aldığını ifade etti.
411
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faizleri beklenmedik bir şekilde 500 baz puan artırmasının ardından ekonomist Mahfi Eğilmez, konuyla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, bu artışın doğru bir hamle olduğunu ifade etti.
511
Eğilmez, "Merkez Bankası'nın yükselmeye devam eden enflasyonu durdurabilmek için faizi arttırması doğru bir yaklaşımdır. Ne var ki maliye politikası gevşek kaldığı ve yapısal reformlara girişilmediği sürece faiz arttırımının etkisi sınırlı kalacaktır" dedi.
611
ÇÖKÜŞ OLACAK
Borsa ve konut sektöründeki gelecek projeksiyonlarını ele alan Eğilmez, "Faiz oranları enflasyon seviyesine yükseldiğinde, borsadaki hisse senetleri ve gayrimenkul fiyatları, önceki rekorlarını koruyamayabilir ve hatta çöküş yaşayabilir" diyerek milyonlarca yatırımcıya uyarılarda bulundu.
711
Mahfi Eğilmez, kaleme aldığı yazısında ayrıca şunları söyledi:
Bu zorlama ekonomi politikası şimdilik tüketim ağırlıklı büyümeye ve istihdama destek oluyor gibi görünse de başta gayrimenkul ve borsa olmak üzere çeşitli alanlarda balonlar oluşmasına yol açıyor.
Böyle bir ortamda ‘borsa rekorlara doymuyor, demek ki ekonomi iyi gidiyor’ demek gerçekçi değil. Günü gelip de faiz enflasyon düzeyine çıkarılmak zorunda kalınınca o rekorlara doymayan borsadaki hisse değerleri ve gayrimenkul fiyatları bu kez çöküşlere doymaz hale gelecek.
811
FAİZ KARARI YÜZDE 45'TEN YÜZDE 50'YE YÜKSELDİ
Geçtiğimiz perşembe günü, 31 Mart yerel seçimleri öncesinde piyasaların büyük bir merakla beklediği faiz kararını Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) açıkladı.
911
Eğilmez, en son açıklanan yüzde 67’lik enflasyon oranı ile Türkiye’nin, yüzde 254’lük Arjantin ve yüzde 177’i ile Lübnan’dan sonra üçüncü sırada geldiğini belirtti. Enflasyonun yapışık hale geldiğine de değinen Eğilmez, "Sokaktaki vatandaş enflasyon ile ciddi mücadele olmadığını görünce iç tüketimini kısmıyor. Kredi kartı taksit sayıları kısıtlandı ama tüketimin önüne geçilemiyor. Maliye politikası gevşekse ve yarı sıkı para politikanız varsa önleyemezsiniz. Sokağın davranışı da fiyatları artırıyor. Sarmaldan çıkılamıyor” açıklaması yaptı.
1011
"CARİ AÇIK GEÇEN YILA GÖRE 7.8 MİLYON DOLAR DÜŞTÜ"
Geçen yılın bütününde 143 milyar lira olan bütçe açığının 2024 yılında şimdiden 151 milyar liraya ulaştığına işaret eden Eğilmez, “Ocak, Şubat nakit açığı 405 milyar liraya yükseldi. Bu bütçeyi de zorluyor. Türkiye’nin 2023’ün ilk 3 aylık verisine göre 483 milyar dolar toplam dış borcu var. 12 aylık 37 buçuk milyar dolarlık bir cari açığımız var, düşüyor. İhracatta 500 milyon dolarlık bir artış oldu. 2023 Ocak’ına göre ithalatta 7,6 milyar dolarlık bir düşüş var. Bunun yaklaşık 4 milyar doları, altın ithalatındaki düşüşten kaynaklanıyor. Böylece cari açığımızda Ocak’ta 7,8 milyar dolarlık bir düşüş yaşadık” bilgisini verdi.
1111
"FAİZİ YÜZDE 75’E ÇIKARMAK ENFLASYONUN ÖNÜNE GEÇİLMESİNİ SAĞLAR"
Enflasyonla mücadele de farklı yöntemler denenebileceğini anlatan Eğilmez, en kötüsünün enflasyonu takip etmek olduğunu söyledi. Eğilmez, “Merkez Bankası, faizi yüzde 45 yerine bir anda yüzde 75’e çıkarabilir. Böylece sistemi önce bir sarsarsın ve oradan geriye gelirsin. Böylece enflasyonun önüne geçerek önemli bir etki oluşturabilir. Bu şekilde farklı yöntemler denenebilir” şeklinde öneride bulundu.