Mahfi Eğilmez, Türk Lirası'nın son yıllarda yaşadığı değer kaybını grafiklerle desteklediği 'Türk Lirası'nın dış değeri" başlıklı yazısında detaylı bir şekilde ele aldı.
Eğilmez, TL'nin gerçek değerini analiz ettiği yazısında, TL'nin 2010-2011 seviyelerinin oldukça altında olduğunu vurgulayarak, "USD-TL kuru ne kadar düşük olursa, dolar cinsinden GSYH ve kişi başına gelir o kadar yüksek görünüyor. Bu durumun başarı olarak sunulmasıyla ilgili bir yanılsama olduğunu" belirtti.
Eğilmez, TL'nin 2010-2011 yıllarından itibaren değerinin azalmaya başladığına işaret ederek, "USD-TL kurunun ne kadar düşük olursa, dolar cinsinden GSYH ve kişi başına gelir o kadar yüksek görünüyor. Bu durum GSYH ve kişi başına gelirin yanıltıcı bir şekilde yüksek gösterilmesine neden oluyor ve aslında bu durum bir başarı göstergesi olarak sunuluyor" şeklinde konuştu.
İşte Eğilmez'in kendi internet sitesinde yayınladığı analizinden dikkat çeken ayrıntılar...
TL’nin dolar karşısında yıllar itibarıyla ortaya çıkan değer değişimini önce dönem sonu kurlarıyla gösterelim (grafik, TCMB döviz kuru verileri kullanılarak tarafımdan hazırlanmıştır):
Grafik bize TL’nin dolara karşı sürekli değer kaybı içinde olduğunu gösteriyor.
TCMB uygulaması açısından, Türkiye’nin dış ticaretinde önemli paya sahip ülkelerin para birimlerinden oluşan sepete göre TL’nin ağırlıklı ortalama değerine nominal efektif döviz kuru (NEK), NEK’deki nispi fiyat etkilerinin arındırılmasıyla oluşturulan ortalamaya da reel efektif döviz kuru (REK) adı veriliyor.
TÜFE bazlı REK hesaplaması Türkiye’deki fiyat düzeyinin dış ticaret yapılan 36 ülkenin fiyat düzeylerine oranının ağırlıklı ortalaması alınarak yapılıyor. Burada ülkelere verilen ağırlıklar ülkelerin Türkiye ile olan dış ticaret hacmine göre hesaplanıyor.
REK eğer 100 ise TL’nin değeri ticaret partneri ülkelere göre tam olması gereken değerdedir. 100’ün üzerindeyse TL değerli, 100’ün altındaysa değersiz demektir. 100’den ne kadar uzaklaşmışsa olması gereken değerden o kadar sapmış olmaktadır.
Grafik TL’nin yıllar itibarıyla REK endeksi değişimini gösteriyor
Buna göre TL, 2010 ve 2011 yılında oldukça değerliymiş, zaman ilerledikçe değer kaybetmeye başlamış ve 60’ın altına kadar gerileyerek aşırı değersiz duruma gelmiş.
Gerek yalnızca doları esas alarak, gerekse Türkiye’nin en önde gelen 36 ticaret ortağının paralarıyla TL’nin ilişkisini ele alarak baktığımızda TL'nin son dört yılda çok ciddi bir değer kaybı yaşadığını görüyoruz. Bu büyük değer kaybının TCMB’nin döviz satarak kura müdahale etmesine karşın gerçekleşmiş olması dikkat çekicidir.
USD TL kuru ne kadar düşük olursa dolar cinsi GSYH ve kişi başına gelir o kadar yüksek çıkıyor. Bu yolla GSYH ve kişi başına gelir yüksek gösterilmiş oluyor ve bir yanılsamaya dayalı olan bu durum bir başarı göstergesi olarak sunuluyor.