Size bir kaç gerçek olay anlatayım ve bu memlekette hiç bir iş mi düzgün yapılmaz kardeşim sorusuna beraber yanıt arayalım.
Turizmle uğraşan Ahmet: Bu ülkede iş yapılmaz, bir iş yapıyorsun, bir turistin transferi söz konusu. Alacağın para 60 dolar, bu parayı transfer etmek için bankanın istediği para 100 dolar. 'Pay pal' yasak, 'apple pay' yasak, eğer bunlar açık olsa, ben 60 doları 1 dolara transfer edeceğim. Sırf bu yüzden Türkiye'yi terk edip başka ülkede turizm firması açıyorum.
Şirket tasfiye eden Ayşe: Şirketimizi tasfiye etmeye karar verdik, 4 yıl bitti, hâlâ tasfiye edemedik. Bir kaç davamız vardı, bitmiyorlar. Şimdi bir de 10 yıl önce bankadan alınmış çek konusu çıktı, uğraş babam dur. Yahu şirketi kapattık, tasfiye ettik, artık bitirelim şu işi ama mümkün değil.
14 yıl önce hakkında taciz davası açılan çocuk yaşta sanık: Tam 14 sene önce şeytana uyduk, bir suç işledik, içeri girdik, hapis yattık, aradan 14 sene geçti, dava bir türlü bitmedi, dava bitmeyince de benim hayatım bir türlü düzene girmedi, suçluysak verin cezamızı çekelim ama bu defteri kapatalım, ama olmuyor, bitmiyor.
Tasarruf sahibi: Bankada dolarım var bozduracağım ve faize yatıracağım ama bankalar dövizi ölü fiyatına alıyorlar, yüksek kârla satıyorlar. Dövizi bugün bozsam, devletin verdiği yüzde 60'lık faizin bir aylığı bir anda uçmuş olacak. Sonra da vatandaş niye dövizini bozmuyor diyorlar.
Kiralık ev sahibi: Her şeyin fiyatı üç misli arttı, benim kiradaki evimin kirası yüzde 25'ten fazla artırılamıyor. Devlet böyle işe niye karışır ya, hani serbest piyasa vardı, hani serbest rekabet vardı, devlet tasarrufu benim alacağım kirada yaparak mı enflasyonu indirecek.
Kiracı: Ev sahibim beni çıkarmak istiyor niye çıkayım? Yasalar benden yana, kiraya da zam sınırı var, şimdi kiralık evlere bakıyorum, ödeyeceğim kiranın 10 misline bile ev yok, bu evi boşaltırsam yeni evi nasıl bulacağım. Çıkmam arkadaş, ev sahibi çıksın derdini saraylarda oturanlara anlatsın.
İktidar yandaşı gazeteciler: Gazetecinin polis koruması mı olur kardeşim. Korumasız gezemiyorlarsa az yesinler de parasını ceplerinden versinler. Trafikte çakarlı araba kullanıp akşam yemeğinde Bebek Otel'e yetişmek için trafiği terörize etmek olur mu?
İktidar karşıtı gazeteciler: Memlekette 120 bin makam aracı var bir tek benim arabamın çakarı mı gözlerine batıyor. Benim arabama bakacaklarına, garajında 10 otomobil olan, eşine Mercedesler tahsis ettirenlere baksınlar.
Yandaşla fotoğraf çektiren muhalefet lideri: İstediğimle fotoğraf çektiririm, istediğim gazeteciyi ararım, benim hangi gazeteciyle oturup kalkacağıma, hangisine telefon açacağıma kim karar verebilir, saraya mı, külliyeye mi gideceğime kim ne karışır?