Netflix'te, İngilizce adıyla "Spy Ops", Türkçesiyle "Gerçek Ajan Hikayeleri" isimli yeni bir belgesel yayına girdi. Dizi, gerçek ajan öykülerinden oluşuyor ve eğer belgesel merakınız yoksa sizi ekran başına bağlayacak kadar başarılı da değil.
Ancak dizinin dördüncü bölümü, Papa 2. Jean Paul'e suikast girişimini ele almış ve dizi yapımcıları Papa'yı vuran Mehmet Ali Ağca ile de konuşmuşlar. Ağca, İtalya'da 20 yıl yattığı hapiste öğrendiği akıcı İtalyanca ile bilgi veriyor. Yapımcılar, Ağca'nın İtalya'da yargılanırken mahkemede 103 yalan söylediğini hatırlatarak, dizideki konuşmalarına da ihtiyatla yaklaşılması gerektiğini ima ediyorlar.
Gazeteci Abdi İpekçi'yi 1979 yılında öldürdükten sonra yakalanan, ancak Maltepe Askeri Cezaevi'nde yatarken, buradaki bazı görevlilerin yardımıyla firar ettirildikten sonra Roma'da Papa'yı vuran ağca, kendi ifadesine göre ilk kez bazı ifşaatlarda da bulunmuş, firarında Maltepe Askerî Cezaevi içinden yardım aldığını da anlatıyor zaten.
Dizi, Ağca'nın önce İpekçi'yi öldürdüğü, sonra da Papa'yı vurduğu yıllarda Türkiye'de yaşanan terör olaylarını, olaylara adı karışan 'Bozkurt'ları anlatıyor, görüntülerde ise bol bol Alpaslan Türkeş ve kısmen Devlet Bahçeli var.
Dizi yapımcıları, Mehmet Ali Ağca dışında Papa Suikasti'ne adı karışan Oral Çelik'le de görüşmüşler, ancak anlaşılan Oral Çelik, bu görüşmenin görüntülenmesini kabul etmemiş; bu yüzden gizli kamera kullanmışlar.
Dizinin 'Papa Suikasti' bölümünde, Bulgaristan, Polonya, İtalya ve Türkiye'den gazeteciler, ajanlar, polisler ve yargıçlar konuşuyor.
İlginçtir, Ağca'nın Papa'ya sıktığı kurşunun balistik incelemesinin yapılmasını Papalık istememiş. Polonya'nın bir ajanı, rahip görünümüyle Vatikan'a sızdırdığını da öğreniyoruz.
Sonuçta, Ağca'nın Papa'yı neden vurduğu sorusunun yanıtı verilemiyor ve bazı ihtimaller sıralanıyor.
Ağca'nın, gazeteci Abdi İpekçi'yi öldürmesi ise, dizinin konu alanına girmemiş anlaşılan, çok fazla incelenmemiş.
Gazeteci Abdi İpekçi'nin öldürülmesinin üzerinden neredeyse 44 yıl geçti ve hâlâ bu cinayetin perde arkasından tetikçilere 'öldür' emrini verenlerin kim olduğunu bilemiyoruz.