Ölümünün üzerinden 6 yıl geçti: Rabia Naz Vatan'a ne oldu?
Rabia Naz Vatan'ın ölümünün üzerinden 6 yıl geçti. İlk olarak intihar süsü verilen ve ardından soruşturma dosyası kapatılan bu olay hala adalet arayışının devam ettiği bir konu.
118
Rabia Naz Vatan'ın ölümünden 6 yıl geçti. O dönemde ağır yaralı olarak evinin önüne bırakılan Rabia Naz, konuşamıyordu ve kendisine ne yapıldığını anlatamadı. Son olarak, 12 Nisan 2018'de babasının elini sıktıktan sonra 11 yaşında yaşamını yitirdi.
218
Rabia Naz Vatan'ın ölümü hala aydınlatılamadı. Cinayetin ardından başlatılan soruşturma süreci, siyasi müdahaleler nedeniyle ilerleyemedi. Polis ve savcılar, ölümün ardındaki gerçeği ortaya çıkarmak için gereken adımları atmadı. İlk olarak intihar süsü verildi, ardından soruşturma dosyası kapatıldı. Vatan'ın ölümüne ilişkin hiç kimse yargılanmadı.
318
Kızının ölümünden bu yana geçen 6 yıla rağmen adaletin henüz sağlanmadığına dikkat çeken Rabia Naz'ın babası Şaban Vatan, ANKA'ya konuştu.
418
Şaban Vatan, 6 yıllık süreci şöyle anlattı:
"SIMSIKI ELİMİ TUTMUŞTU"
"6 yıldır Rabia Nazımızın adaletinin mücadelesini veriyoruz. Bugün 6’ncı yılındayız. 12 Nisan 2018 akşam üzeri Rabia Nazımızı can çeker haliyle bedenini yolun kenarına, evimizin olduğu yere bırakıp kaçtılar. Olayı o andan itibaren bir trafik kazası olarak sunmuşlardı. Hastaneye yetiştiğimizde saat 18.21’di ve o andan itibaren Rabia Nazımız yaşıyordu, ayağında ağır yarası vardı. Bulunduğu yerde sürtünme, kan gibi hiçbir iz yoktu. Hastanede elimi sımsıkı tutmuştu. Sonrasında müşahede kısmında ellerimizi ayırdılar ve saat 19.00’dan itibaren acı haberini aldık doktorundan.
518
"KATILI HALEN KORUYORLAR"
Saat 23.00 civarı evimizin olduğu yere geldim. Gelir gelmez okul çantasının bulunduğu yerde olmadığını fark ettim. O saatten itibaren çantası her yerde arandı. Hatta olay yeri inceleme polisi saat 18.50 ile saat 20.00 arası terasta da inceleme yapmış, video kaydı yapmadan inceleme yapmış kasıtlı olarak. Okul çantasını saat 21.00’den itibaren terasa bırakmışlar ve saat 21.00’de olay yeri inceleme polisi terasa tekrar gelmiş ve saat 22.50’de okul çantası bulundu. O günden bu yana biz Rabia Naz'ımızın katilinin yargılanması için mücadele ediyoruz fakat hepinizin de tanık olduğu gibi katili halen koruyorlar.
618
"ADALET BAKANI KATİLLE GÖRÜŞME YAPTI"
Vicdansızların vicdanı çürümüş hale gelmiş durumda. Katili korudular. Herkesin isteği bir an önce katiller yargılansın, hak ettiği cezayı alsın ve almalıdır. Artık devletin en üst kademesinde olan herkes bu durumun tüm detayını biliyor. O dönemin Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu katilleri bizzat biliyor. Ayrıca Adalet Bakanı Abdülhamit Gül bizzat katille 2 defa cep telefonundan arayarak görüşme yaptı. Bunu biz net olarak biliyoruz. TBMM’de kurulan komisyonda olayın örtbas talimatını veren dönemin eski bakanını korumak için her şeyi yaptılar. Bugün kendisi milletvekili dahi değil ama hâlâ yargılamıyorlar. Hakkında soruşturma devam ettiği halde hâlâ bir işlem yapmıyorlar.
718
"EVLAT ACISINI DİNDİRECEK ÇARE YOKTUR AMA HERKESİN ADALETE İHTİYACI VAR"
Rabia Naz 11 yaşında küçücük bir çocuktu. Onu bizden koparıp aldılar. Onu arkadaşlarından koparıp aldılar. Hepimizin içinde kanayan yarasıdır Rabia Naz. Bir nebze olsun içimize ferahlık verecek olan adaleti istiyoruz. Hiçbir annenin babanın evlat acısını dindirecek çare yoktur ama herkesin adalete ihtiyacı var. Kızımızın artık bu saatten itibaren ruhu huzura kavuşsun. Onun hakkında türlü iftiralar attılar, her türlü yalanı söylediler. Katilleri korumak için bütün vicdansızlığı yaptılar. Artık gereği yapılmalı, katiller hak ettiği cezayı almalı. Bu ülke hukuk devleti ise katiller hak ettiği cezayı almalı. Bu ülke hukuk devleti ise yeni dönem Adalet Bakanımız Yılmaz Tunç'a sesleniyorum; eğer 'bu ülke hukuk devletidir' diyorsanız katiller yargılanarak hak ettiği cezayı alsın.”
818
PEKİ, NE OLMUŞTU?
6 yıl önce bugün, 12 Nisan 2018'de Giresun'un Eynesil ilçesinde yaşayan 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan, evlerinin önünde yaralı bir halde bulundu ve hastaneye kaldırıldı. Ancak, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
918
Olay yerel bir gazetenin "Kaza geçiren kız çocuğu vefat etti" başlığıyla haberleştirildi. Ulusal basında ise "Otomobilin çarptığı çocuk öldü, sürücü kaçtı" şeklinde haberler yapıldı. Ancak, Rabia Naz'ın ölümüyle ilgili soruşturma dosyasında herhangi bir ilerleme kaydedilmediği ve polis kayıtlarına ölümün "intihar" olarak geçtiği 28 Ağustos 2018'de baba Şaban Vatan tarafından Twitter hesabından duyuruldu. Gazeteci Metin Cihan'ın bu durumu sosyal medyada işlemesiyle olay ülke gündemine oturdu.
1018
YAYIN YASAĞI KARARI VEREN SAVCI DNA ÖRNEKLERİNİ KARŞILAŞTIRMADI
28 Ağustos 2018'de Trabzon Adli Tıp Kurumu, Rabia Naz'ın bedensel travma sonucu öldüğü görüşüyle bir adli tıp raporu yayınladı. Ancak Vatan'ın başvurusu üzerine Hacettepe Adli Tıp Kurumu'ndan alınan raporda, olası ölüm sebebinin araç çarpması olduğu belirtildi. Bununla birlikte, Giresun Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Hacettepe Üniversitesi'nden alınan raporda ölümün nedeninin yüksekten düşme sonucu meydana geldiği ifade edildi.
1118
Savcı, dosyaya ilişkin yayın yasağı getirdi ve metruk evin ahırında bulunan DNA örneğinin Rabia Naz'dan alınan örneklerle karşılaştırılması talebini işleme almadı. Bu karar da daha sonra ortaya çıktı.
1218
MECLİS'TE ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULDU
Bu süreçte, Rabia Naz'ın ölümüne ilişkin kamera kayıtlarının silindiği ortaya çıkarken, Rabia Naz'ın üzerinde talaş parçalarının bulunduğunu beyan eden ambulans şoförü de ifadesini değiştirdi.
1318
7 Temmuz 2020 tarihinde Meclis Araştırma Komisyonu, Rabia Naz'ın ölümüne ilişkin raporunu tamamlayarak Meclis Başkanlığı'na sundu. Ancak CHP ve HDP'li vekillerin muhalefet şerhi koyduğu raporda, olay yeri inceleme ekiplerinin gereken özeni göstermediği, delillerin kaybolduğu ve otopsi sürecinde eksiklikler bulunduğu tespiti yapıldı. Raporda, "Soruşturma sürecine müdahaleyi doğrulayacak bilgi yok" denildi.
TBMM'de raporun görüşülmesinin ardından savcılık, Rabia Naz dosyasında takipsizlik kararı verdi.
1418
ATK ‘TERASTAN DÜŞME’ DEDİ
Rabia Naz Vatan'ın ölümüne ilişkin hazırlanan adli tıp raporunda, "Çocuğun ikamet ettiği evin terasından yan tarafta bulunan yeşillik alana düşme sonrası sürünerek yaralı olarak bulunduğu yere (yaklaşık 6-7 metre) ulaşabileceği oy birliği ile mütalaa olunur" denilmişti. Ancak Baba Şaban Vatan, raporda belirtilenlerin aksine, Rabia Naz'ın yaşadığı kırıklar ve hasarlar hakkında endişelerini dile getirmişti. "Beli kırık, kalça kırık, ayak kopuk, diğer ayak kırık, sol el bilek hasarlı, sırt üstü dirsekleriyle sürünebilirmiş. Yazıklar olsun" diyerek karara tepki göstermişti.
1518
AKP Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, Rabia Naz'ın ölümünün aydınlatılması için mücadele eden baba Şaban Vatan hakkında suç duyurusunda bulundu. Bu gelişmenin ardından Baba Vatan’ın mahkeme kararıyla akıl hastanesine yatırılmasına karar verildi. Vatan’ın akıl hastanesine yatırılma gerekçesi olarak Giresun’un Eynesil İlçesi Eski Belediye Başkanı Coşkun Somuncuoğlu ve Canikli’nin şikayetleri gösterildi.
1618
BABA VATAN HAKKINDA DAHA SONRA CANİKLİ’NİN ŞİKAYETİYLE DAVA AÇILDI
Şaban Vatan’ın daha sonra kızının ölümüyle ilgili dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Nurettin Canikli hakkında yaptığı şikayet ise savcılık tarafından kabul edilmedi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, her iki ismin de dokunulmazlığı olduğu, ancak TBMM’de yapılacak bir oylama sonucu haklarında soruşturma açılabileceğini söyledi.
1718
DOSYANIN TAKİPSİZLİĞİNE KARAR VERİLDİ
Rabia Naz Vatan'ın ölümüne ilişkin soruşturma dosyasında da takipsizlik kararı verildi. Savcı, takipsizlik kararında “Rabia Naz Vatan'ın ölümünün yüksekten düşmesi sonucu meydana geldiği, başkası tarafından kasten ya da taksirle öldürüldüğü yönünde herhangi bir delilin tespit edilmediği, bu nedenle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildi” şeklinde ifade etti.
1818
SOSYAL MEDYADAN ADALET ÇAĞRISI
Rabia Naz Vatan’ın ölümünün altıncı yılı dolayısıyla X sosyal medya platformunda “#RabiaNazaNeOldu” etiketli paylaşımlar yapılıyor ve Rabia Naz için adalet isteniyor. Gazeteci Metin Cihan'ın çağrısıyla başlatılan sosyal medya kampanyası, Rabia Naz'ın "şüpheli" ölümüne ilişkin süreci yakından takip edenlerin sesini duyurmak amacıyla hayata geçirildi.
Kampanya kapsamında çok sayıda paylaşım yapıldı, şüphelerin ortadan kaldırılması ve faillerin cezalandırılması talep edildi. Bu paylaşımların amacı, Rabia Naz'ın ölümüne ilişkin adaletin sağlanması ve olayın aydınlatılması için kamuoyunun dikkatini çekmek ve yetkililerin harekete geçmesini sağlamaktır.