Bugüne kadar elde edilen bilgiler Omicron’un delta varyantına kıyasla hastaneye yatışla sonuçlanma olasılığının daha düşük olabileceğini söylüyor. Konunun uzmanları elde edilen bazı verilerden yola çıkarak omicron enfeksiyonlarından kaynaklanan Covid-19'un daha az şiddetli olabileceğini ve bazı hastalarda daha çok soğuk algınlığı veya grip gibi görünebileceğini gösteriyor.
Hürriyet'te yer alan habere göre Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof Dr. İftihar Köksal ve Prof. Dr. Alper Şener, Omicron geçirenlerin aklındaki soruları yanıtladı:
OMİCRON DAHA MI AZ RİSKLİ?
İFTİHAR KÖKSAL: Omicron, yaygın olarak bildirilen boğaz ağrısı, burun akıntısı ve baş ağrısı gibi semptomlarla daha çok soğuk algınlığı gibi seyrediyor. Önceki Covid varyantlarında tat veya koku kaybı, öksürük ve ateş daha sık görülen belirtilerdi. Ancak Omicron önceki varyantlardan daha hızlı yayılıyor. Hastalık her ne kadar çoğu kişide soğuk algınlığı gibi seyretse de aşısızlar, eksik aşılılar, yaşlılar ve aşı cevabının düşük olduğu başta bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar olmak üzere eşlik eden hastalığı olanlarda ağır bir klinikle seyredebileceği unutulmamalıdır.
SEMPTOMLARIM NE KADAR SÜRECEK?
İFTİHAR KÖKSAL: Belirtiler, aşılı genç yaş grubunda soğuk algınlığı belirtileri şeklinde olabilir, ya da hiç belirti vermeyebilir. Belirtiler bu grupta genellikle 7 gün içinde kaybolur. Ancak aşısızlarda ve risk gruplarında yüksek ateş, öksürük, nefes darlığı, kas ağrısı ve halsizlik gibi belirtiler eklenebilir. Bu belirtiler hastaneye yatışı gerektirecek kadar ciddi olabilir.
ALPER ŞENER: Omicronda süre çok kısa aslında. 3-5 gün civarında, hatta 3 doz aşılılarda 3 gün altında süren kişiler bile var.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) aşılı/ aşısız, ya da hatırlatma dozlarını yaptırmış olsun ya da olmasın herkes için karantina süresini 5 gün olarak belirledi.
CDC “Beş gün sonra herhangi bir semptomunuz yoksa izolasyondan çıkabilirsiniz, ancak beş gün daha başkalarının yanında maske takmalısınız. Ateşin varsa evde kalmaya devam etmelisin.” diyor.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, vaka sayılarının bir önceki aya oranla yaklaşık 4 kat birden arttığını, bilim kurulu toplantısı sonrası aşısını ve hatırlatma dozunu olmuş temaslı kişilerin karantinaya alınmamasına karar verildiğini açıkladı. Ayrıca gelişmiş ülkelerde uygulanan kuralları, hastalığın ulaştığı yaygınlık seviyesini de dikkate alarak tarama amaçlı ve temaslı kişilerde PCR testi zorunluluğunu kaldırdı. Yani artık herhangi bir belirti göstermeyen kişilere PCR testi de yapılmayacak.
O KADAR AŞI OLDUM NEDEN HASTA OLDUM?
ALPER ŞENER: Aşılar yaygın enfeksiyonu nedeniyle hastaneye yatış, ölüm gibi tabloları önlemekte etkili. Bunda da en belirleyici olan bağışıklık sisteminiz, yani genetik faktörler ve epigenetik faktörler belirleyici oluyor. Egzersiz, sağlıklı beslenme gibi faktörlerin tamamı tüm bağışık yanıtın anahtarları… Burada aşıyı tek ve yalın faktör olarak düşünmemek gerekir. Bağışık sisteminiz banka hesabı gibi çalışır; yatırım yaparsanız günü gelince antikorlarınız size destek olur; ama hesap boş ise ek hesap diye bir şey yok burada maalesef… O zaman da hastane-yoğun bakım- ölüm durumlar ortaya çıkıyor. Aşı ilk defans, diğerleri yardımcı oyuncular, daha ilk defansta eksik var ise, maçı sizin kazanma şansınız zayıf…
İFTİHAR KÖKSAL: Tüm virüsler sürekli mutasyona uğrar ve bu mutasyonlar yeni varyantların oluşmasına neden olabilir. Bunlardan bazıları virüsü daha zararlı hale getirebilir veya daha kolay yayılabilir. Bilim insanları Omicronu endişe verici varyant olarak adlandırdı. Bunun da nedeni Omicron varyantının daha önce görülmemiş birçok mutasyona sahip olması. Bu mutasyonların büyük bir kısmı, çoğu aşının hedef aldığı Başak (spike) proteinindedir. Bu durum başlangıçta mevcut aşıların Omicron'a karşı etkili olmayabileceği endişelerine yol açtı. Ancak üç doz aşının %88 koruyucu olduğu görüldü.
TAM AŞILIYIM, HASTALIĞI AĞIR GEÇİRME İHTİMALİM VAR MI?
İFTİHAR KÖKSAL: Hatırlatma dozunu yaptıran tam aşılılar da Omicron’la karşılaştıklarında bulaşabilr. Ancak bağışıklık sistemleri normalse genellikle hastalık tam aşılılarda belirtisiz ya da hafif belirtilerle seyrediyor.
ALPER ŞENER: Var ama çok çok düşük bir ihtimal. Tam aşılı kavramı artık hatırlatma dozu olmuş kişilerdir. Tam aşılı kişilerde %90 ihtimalle böyle bir durum gerçekleşmez.
NE YEMELİYİM, YEMEMELİYİM? VİTAMİN KULLANMALI MIYIM?
İFTİHAR KÖKSAL: Covid-19’da hangi varyant olursa olsun özel bir beslenme önerisi yoktur. Tüm viral hastalıklarda olduğu gibi bol sıvı almak, sağlıklı beslenmek, şekerli, yağlı gıdalardan uzak durmak, protein, karbonhidrat ve yağları dengeli tüketmek, meyve ve sebze tüketmek gerekir. Aşırı gıda takviyelerinden ve aşırı vitamin kullanmaktan uzak durmalıdır. Maalesef bu süreçte ülkemizde aşırı vitamin kullanımı olmuştur. Yapılan çalışmalar sadece D vitamini ve çinkonun kesin olmamakla birlikte katkı sağlayacağını, diğer vitaminlerin çok etkili olmadığını göstermiştir. İştahsızlığı olan kişiler aşırıya kaçmamak koşulu ile vitamin takviyesi alabilirler.
ALPER ŞENER: Bağışıklığı güçlendirmek için fast food dışında geleneksel ev yemekleri ve katkısız ürünler tüketilmeli. Sağlıklı beslenme konsepti içinde takviyeler de alınabilir ama tabii gerekli durumlarda. Örneğin Vitamin D3 düzeyi normal birinin vitamin D almasına gerek yok. Vitaminler mutlaka hekim veya bu konuya hakim kişilerin denetiminde kullanılmalı ve eczaneden alınmalı. İnternetten bu tarz ürünleri almayın çünkü saklanma-transfer koşulları belli olmayan denetimsiz satış şartları nedeniyle muhatabınızın olmadığı durumlar söz konusu olabilir.
ANTİBİYOTİK KULLANMANIN BİR FAYDASI VAR MI?
İFTİHAR KÖKSAL: Antibiyotik kullanımının Covid tedavisinde kesinlikle faydası yoktur. Pandemi başladığından beri ülkemizde çok gereksiz ve aşırı antibiyotik kullanımı oldu. Antibiyotikler virüslere etki etmezler. Gereksiz kullanım bakterilerin direnç geliştirmesine neden olur. Covid hastalarında antibiyotikler, sadece ikincil bakteriyel enfeksiyon geliştiği düşünülen hastalarda kullanılmalı.
TÜM AŞILARIMI VE HATIRLATMA DOZLARIMI OLDUM, BAŞKALARINA BULAŞTIRMA RİSKİM DÜŞÜK MÜ?
İFTİHAR KÖKSAL: Aşılar hastalığın hafif geçirilmesini sağlar, başkalarına bulaştırmayı engellemez. Aşı olmuş ve Covid geçiren kişiler maske ve mesafeye dikkat ederlerse başkalarına bulaştırmazlar. Aşı olmuş kişilerin, aşıya güvenerek maskesiz dolaşması büyük hatadır ve virüsün yayılmasında önemli yer tutuyor.
ALPER ŞENER: Evet risk biraz daha düşük ama sıfır değil.
VİRÜS NE ZAMAN BULAŞMAYA BAŞLIYOR? VİRÜSÜ KAPTIM VE KULUÇKA SÜRESİNDEYİM. BU SÜREDE Mİ BULAŞTIRIYORUM YOKSA TESTİM POZİTİF ÇIKINCA MI?
İFTİHAR KÖKSAL: Virüsün en bulaşıcı olduğu dönem, belirtiler başlamadan önceki ilk 2 gün ve belirtilerden sonraki 3-4 gündür. Belirtisiz olan kişilerde de süreler benzerdir. Ancak bu süre kişilerin bağışıklık durumuna, aşı durumuna göre farklılık gösterebilir. PCR testi bulaştırıcılık için tek gösterge değildir. Uzun süre pozitif olabileceği gibi, negatif de saptanabilir. Hızlı antijen testleri daha pratik ve tanıya yönelik olabilir.
Alper Şener: İlk pozitiflikten 48 saat öncesinde ve pozitif olduktan ortalama 3-5 gün içinde bulaşıcılık devam ediyor. Omicron’da bu süre diğer varyantlara göre çok daha kısa.
KARANTİNAMI NASIL GEÇİRMELİYİM?
Omicron pozitif olan kişilerin evde özel bir odada kalmasını ve ayrı tuvalet banyo kullanmasını tavsiye eden CDC, “Ev halkı ile temastan kaçının. Başkalarıyla aynı odada bulunmanız gerekiyorsa, herkesin ağzı ve burnu tamamen kapatan yüksek kalitede maske taktığından emin olun. Kapıları ve pencereleri açık odayı havalandırın” diyor.
İFTİHAR KÖKSAL: Kalabalık ortamlarda maskesiz bulunmamak ve maske takmayanları uyarmak bulaşı önlemek için en önemli yöntemdir. Ev ortamında maske ve sosyal mesafe ile aynı ortamda bulunulabilir. Kişiler ev ortamında sadece ayrı bir odada iken maskelerini takmayabilirler.