Emtia piyasaları haftaya karmaşık bir başlangıç yaptı. Ukrayna'daki mevcut jeopolitik gerilimler, Ortadoğu'daki artan tansiyonlarla birleşti.
İran'da Haniye'nin öldürülmesinin ardından İsrail'e yönelik intikam tehditleri ve Lübnan üzerinden başlayan Hizbullah saldırıları, İsrail cephesinden Lübnan-Suriye sınırına yönelik karşı saldırıları tetikledi.
Birçok ülke Lübnan'daki vatandaşlarını bölgeden uzak durmaları konusunda uyarırken, bazıları tahliye operasyonlarına başladı. İran'ın verdiği mesajların riskleri artırmasıyla birlikte, İsrail'e seyahat konusunda birçok ülkeden uyarılar geldi.
Artan jeopolitik risklerin genellikle kıymetli metallerde talebi artırması beklenirken, bu hafta aksi bir durum yaşandı. Altının ons fiyatı, cuma kapanışına göre yüzde 3.2 oranında bir düşüşle 2 bin 400 doların altına gerilerken, en büyük kayıplar gümüş fiyatlarında görüldü.
Gümüşün spot ons fiyatı, cuma kapanışına kıyasla yüzde 7.2 oranında değer kaybetti ve yüzde 5'in üzerinde bir düşüşle karşı karşıya kaldı.
Gümüş fiyatlarındaki düşüşün başlıca nedenleri arasında iki ana unsur öne çıkıyor. İlk olarak, Asya merkezli carry trade stratejilerindeki değişikliklerin likidite talebini artırarak emtia satışlarını yoğunlaştırdığı düşünülüyor.
İkinci olarak, ABD'deki potansiyel bir resesyon beklentisinin artması, bu riskin Fed'in acil bir toplantı yapabileceği spekülasyonlarına yol açarak gümüşteki satışları hızlandırdı.
Altın, genellikle portföylerde güvenli bir yatırım aracı olarak kabul edilirken, son yıllarda elektrikli araçlar ve teknoloji sektörlerinde kullanılan gümüşün büyüme emtiası olarak talep görmesi, resesyon endişelerinden olumsuz etkileniyor. Bu durum, gümüşteki kayıpların altınunkinden daha derinleşmesine neden oluyor.
Not: Haberde yer alan değerlendirmeler yatırım kapsamında değildir. Haberimizde kesinlikle yatırım tavsiyesi verilmemiştir.