Prof. Dr. Oğuz Özyaral korona virüsle mücadele eden besinleri tek tek saydı!

Korona virüsle mücadelede bağışıklık sisteminin güçlü olması gerektiğine dikkat çeken Koruyucu Sağlık Uzmanı Prof. Dr. Oğuz Özyaral, "Mutasyonla gelen virüs için yapılacak tek şeyin korunma olduğu biliniyor ama bir ucunda da beslenme duruyor. Doğal beslenmeyi tavsiye ediyoruz. Mevsimin meyve ve sebzelerini lifli tüketmeye, tencere yemekleri yemeye gayret gösterilmeli" diye konuştu.

İngiltere’nin korona virüsün (Kovid-19) mutasyona uğramasını açıklaması ile dünyanın gündemi, yeni tip virüs oldu. Geçtiğimiz günlerde İngiltere’de ortaya çıkan ve yüzde 70 daha bulaşıcı olduğu belirtilen Kovid-19 mutasyona uğramış versiyonunun görüldüğü açıklandı. Açıklamanın ardından dünyada mutasyon paniği yaşanırken, başta Türkiye olmak üzere birçok ülke sıkı tedbirler aldı.

Koruyucu Sağlık Uzmanı Prof. Dr. Oğuz Özyaral, "Virüsle mücadelede bağışıklık sisteminin güçlü olması gerektiğine dikkat çeken Özyaral, “Mutasyonla gelen virüs için yapılacak tek şeyin korunma olduğu biliniyor ama bir ucunda da beslenme duruyor. Doğal beslenmeyi tavsiye ediyoruz. Mevsimin meyve ve sebzelerini lifli tüketmeye, tencere yemekleri yemeye gayret gösterilmeli" dedi.

“KOVİD-19’U ATLATAN BİRİNDE GÖRÜLEBİLİR”

Mutasyona uğrayan virüsün, Kovid-19’u atlatan bir kişide görülebileceğini dile getiren Prof. Dr. Özyaral, “Bu durum kişiye göre değişebilir. Kiminde çok antikor kalabilir kiminde ise hiç oluşmamış olabilir. 2-3 ay sonra tekrar hastalıkla yüzleşebilir. Aynı gripte ve üst solunum yolu enfeksiyonlarında olduğu gibi tekrar tekrar gelebilir. Enfeksiyon ne kadar hızlı yayılırsa belirtiler de o kadar çok hızlı artacak demektir. Gizli bir enfeksiyon varsa, gizli taşıyıcılığın süresi çok olacak ve çok fazla yayıcı olur. Kovid-19’un dünya üzerindeki etkisi 1 yıldır sürüyor. Hepimiz şunu gördük, bu virüs herkese göre karakteristik etkiler gösterdi. Standartta ateş yükselir, nefes alamazsınız değil. Kimi nefes alabildi kimi nefes alamadı. Kimi çok ateşlendi kiminde bu tablo hiç cereyan etmedi. Ama sonuçta pozitifi olan kişilerin tedavisi için uygulanacak yöntemde bir değişiklik yapılmadı. Hep aynı sistemi uyguladık” diye konuştu.

“LİF ORANI GÜÇLÜ BESİNLER TÜKETİLMELİ”

Virüsle mücadelede bağışıklık sisteminin güçlü olması gerektiğine dikkat çeken Özyaral, “Mutasyonla gelen virüs için yapılacak tek şeyin korunma olduğu biliniyor ama bir ucunda da beslenme duruyor. Doğal beslenmeyi tavsiye ediyoruz. Mevsimin meyve ve sebzelerini lifli tüketmeye, tencere yemekleri yemeye gayret gösterilmeli. Mevsim meyveleriyle şeker katmadan komposto yapıp içilebilir. Ama şeker koyulmaması çok önemli bir konu çünkü bu virüs şekeri çok seviyor. Şeker hastalarında da büyük bir problem var. Neden komposto öneriyoruz? Çünkü gıdalar piştikçe içindeki fitokimyasallar, sıvı kısmına geçerler ve vücuda daha büyük fayda sağlarlar. Biber, domates közlendiğinde de daha çok likopen alınır. Bu büyük bir C vitaminidir. Brokoli, lahana, kereviz gibi biraz kök sebzeler biraz gövde sebzeler lif oranı çok güçlü besinlerdir. Bağırsaklarımızın, mutlak suretle, lif doygunu olması lazım. Bağırsakların boşalması, başka enfeksiyon odakları demek. Başka enfeksiyon odakları da bağışıklığın düşmesi demek” diyerek bu dönemde kaliteli beslenmek gerektiğini vurguladı.

ÇOCUKLAR NASIL BESLENMELİ?

Çocukların beslenmesi konusunda aileleri uyaran Prof. Dr. Özyaral sözlerine şöyle devam etti: “Çocukların da beslenme şekli önemli. Sabah kahvaltısı bilinçli yapılmalı. Çocuklara mutlaka pekmez ve bal yedirilmeli. Yumurtanın katı değil, içindeki besin değerinin alınabilmesi için kayısı kıvamında olması gerekir. Mümkünse omlet şeklinde tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Süt ve süt ürünlerinden imtina edilebilir ancak yoğurt, kefir ve peynir yenebilir.” (DHA)

 

Sağlık Haberleri