Reel ücretlerin yapışkanlığı

Reel ücretlerin yapışkanlığı

Yeni Keynesyenler tam istihdamdan sapmaları açıklarken tüm dikkatlerini emek piyasasına çevirir. Burada göstermeye çalıştıkları durumların başında, ücret ve katılıkları (sticky) sebebiyle emek piyasasında emek arz ve talebinin dengesinin sağlanamayacağını gösterir.

Böyle bir durumda ise piyasaların sürekli temizlenemediği artıklı piyasada özellikle toplam talep şokları karşısında ekonominin yeniden dengeye gelmesi yavaş olur. Yukarıda nominal ücret yapışkanlığı durumunda nasıl işsizliğin oluştuğunu gösterir. Yeni Keynesyenler’ in reel ücretlerin yapışkanlığı konusunda da çeşitli modelleri söz olur. Bunların üzerinde fazla detaya girmeden aşağıdaki modelleri özetleyerek açıklamaya çalışalım.

ETKİN ÜCRET MODELİ

Aslında bu teorinin temelleri H. Leibensein’in 1950’lerde az gelişmiş ülkelerdeki işçilere daha yüksek ücret ve beslenme imkanları tanınmasıyla verimliliğin artacağı iddiasına dayanır. Yeni Keynesyenler bu iddiayı genişleterek ilkelere taşırlar. Bu modelde, reel ücretlerle işçilerden sağlanan verim arasındaki ilişkiyi ele almayı sağlar. Model, maksimum verimi sağlayan reel ücret düzeyi ile emek arz ve talebinin sağlandığı ücret düzeyinin uyuşması gibi bir zorunluluğun söz konusu olamayacağını gösterir.

Bu durumda emek piyasasında arz ve talep dengesi olmaz ve arz fazlasının ifade ettiği durumda istek dışı işsizlik söz konusu olur.

Yazarlar Haberleri