Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi ECDC, "Avrupa'nın diğer bölgelerinde de görülme ihtimali endişe verici" derken, Direktör Andrea Ammon, uluslararası seyahatlerin sivrisinekle bulaşan hastalıkların yayılma riskini artıracağını belirtti.
KENDİ KENDİNİ SÜRDÜREN POPÜLASYONLARA SAHİP
ECDC’den yapılan açıklamaya göre, "Dang, chikungunya ve Zika virüslerini taşımasıyla tanınan Aedes albopictus (Asya Kaplan Sivrisineği), Avrupa'da kuzeye, doğuya ve batıya doğru yayılıyor ve şu anda 13 Avrupa Birliği/Avrupa Ekonomik Alanı (AB/AEA) ülkesinde kendi kendini sürdüren popülasyonlara sahip.
Sarıhumma, dang, chikungunya ve Zika virüslerinin taşıyıcısı olan Sarı Humma Sivrisineği (Aedes aegypti) yakın zamanda Kıbrıs'a yerleşmiş. Patojenleri bulaştırma yeteneği ve insanları ısırmayı tercih etmesi nedeniyle Avrupa'nın diğer bölgelerinde de görülme ihtimali endişe veriyor. Batı Nil virüsünün yayılmasından sorumlu olan Culex pipiens sivrisineği Avrupa'ya özgü ve AB/AEA genelinde bulunuyor denildi.
YAYILMANIN NEDENİ İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
ECDC, iklim değişikliğinin bir sonucu olarak çevresel faktörlerin bu sivrisinek türlerinin çoğalmasına katkı sağladığını belirtti. Açıklamada, "İklim değişikliğinin, sivrisinek popülasyonlarının oluşması ve artması için uygun çevresel koşullar yaratması nedeniyle sivrisinek kaynaklı hastalıkların Avrupa'da yayılmasını büyük ölçüde etkilemesi bekleniyor.
Bu yıl, İspanya'nın Sevilla kentinde Mart ayında semptomların başladığı yerel bir Batı Nil virüsü enfeksiyonu vakası bildirilmiş.
Her ne kadar münferit bir vaka olsa da bu durum Batı Nil virüsünün bulaşmasının, muhtemelen uygun iklim koşulları nedeniyle yılın çok erken dönemlerinde gerçekleşebileceğini vurgulanıyor" ifadeleri kullanldı.
SEYAHATLER RİSKİ ARTIRIYOR
ECDC Direktörü Andrea Ammon, uluslararası seyahatlerin sivrisinekle bulaşan hastalıkların yayılma olasılığını artıracağını ifade ederek, "Avrupa, iklim değişikliğinin istilacı sivrisineklerin daha önce etkilenmemiş bölgelere yayılması ve dang gibi hastalıkları daha fazla insana bulaştırması için nasıl daha elverişli koşullar yarattığını şimdiden gözlemliyor.
Dangın endemik olduğu ülkelerden uluslararası seyahatlerin artması, ithal vaka riskini ve kaçınılmaz olarak yerel salgın riskini de artıracak. Avrupa'da en fazla risk altında olan bölgelerde vektör kontrol önlemleri, vakaların erken tespiti, zamanında gözetim, daha fazla araştırma ve bilinçlendirme faaliyetleri ile kişisel koruyucu önlemler büyük önem taşımakta" dedi.