Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Havva Hilal Ayvaz Çelik, sivrisinek ısırıklarına karşı dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgilendirdi.
Sivrisinek ısırıkları sonrası yapılan hatalı uygulamaların risklerinden bahseden Dr. Çelik, “Yoğurt, soğan, bal gibi gıda maddelerinin ısırık bölgesine uygulanması önerilmez. Bu maddeler alerjik reaksiyona neden olabilir ve ‘ikincil bakteriyel enfeksiyon’ adı verilen enfeksiyonlara kapı açar” dedi.
Sivrisinek ısırıklarının yaz mevsiminde sıkça karşılaşılan bir durum olduğuna dikkat çeken Dr. Çelik, “Dişi sivrisineğin geceleri kan emerken bıraktığı tükürükteki toksinler ciltte kaşıntılı döküntülere neden olur. Bu döküntüler genellikle zararsız ve birkaç gün içinde kendiliğinden geçer” şeklinde konuştu.
Sivrisineklerin taşıdığı hastalıklar nedeniyle ciddi sağlık sorunlarıyla da karşılaşılabileceğini belirten Dr. Çelik, şu bilgileri paylaştı:
Sivrisinek ısırıkları, özellikle alerjik bünyeye sahip kişilerde aşırı reaksiyonlara sebep olur. Normal insanlarda hafif kızarıklık ve kaşıntı ile kendini gösteren ısırıklar, alerjik kişilerde daha ödemli ve aşırı kaşıntılı döküntülere, bölgesel ısı artışına, hafif ateş yükselmesine, lenf bezi şişmesine veya yaygın kurdeşene dönüşür. Nadir durumlarda göz, dudak, dil ve boğazda şişlik ile nefes darlığı ortaya çıkar. Ani gelişen bu durumlarda acil servise başvurulmalı.
Dr. Çelik, sivrisinek ısırıklarından sonra alınması gereken önlemleri şöyle açıkladı:
“Sivrisinek ısırıklarına iyi gelen yöntemlerin başında soğuk uygulama gelir (buzun doğrudan cilde temas etmemesi için beze sarılması önerilir), sabunlu veya sirkeli su ile yıkama, ardından yatıştırıcı aloe vera içerikli veya antihistaminik, kortizon-antibiyotik kombinasyonlu kremler kullanmak.
Kaşıntı ve kabarıklık fazla olduğunda antihistaminik haplar veya iğneler de kullanılabilir. Şiddetli alerji durumlarında kortizon tedavisi ve adrenalin iğneleri uygulanmalı, bu durumda mutlaka acil servise başvurulmalı.”
Bazı kulaktan dolma yanlış tedbirlerin tehlikelerine değinen Dr. Çelik, “Yoğurt, soğan, bal gibi gıda maddelerinin bölgeye uygulanması önerilmez. Bu maddeler ekstra alerjik reaksiyona neden olabilir ve ikincil bakteriyel enfeksiyon riski oluşturabilir. Isırıkların kaşınmaması, mümkünse ovalanarak rahatlama sağlanması gerekiyor. Kaşıntı geçmezse kısa süreli dezenfektan kullanımı öneriliyor. Isırık bölgesinde ısı artışı, şişlik veya ilerleyen kızarıklık durumlarında antibiyotik tedavisi gerekebilir; bu durumlarda dermatoloğa başvurulmalı.”
Sivrisineklerden korunmak için alınabilecek tedbirleri de paylaşan Dr. Çelik, şunları önerdi:
“Sivrisinekleri uzak tutmak için öncelikle mekanik önlemler alınmalı (pencerelere tel takma, yataklara cibinlik kurma vb.), sonra cilde sürülebilen ve güvenli olduğu tespit edilmiş koruyucu krem veya spreyler kullanılabilir.
Aromatik bitkisel yağlar (limon, lavanta, nane, okaliptüs, portakal yağı vb.) ve bunların karışımları da kullanılabilir. Bu maddelere karşı alerji gelişebileceği unutulmamalı ve dikkatli kullanılmalı. Ayrıca açık renkli, uzun ve bol kıyafetler giyilmesi öneriliyor.”