"İBH'nin bağırsakların yanı sıra göz, eklem, deri ve karaciğer gibi diğer organlarda da ciddi sorunlara yol açabileceği biliniyor. Stresli yaşam tarzı ve sağlıksız beslenme alışkanlıkları, bu hastalığın ana tetikleyicileri arasında yer alıyor" diyen Harmancı, hastalığın özellikle atak dönemlerinde yaşam kalitesini düşürebildiğini ifade ediyor.
Güven Hastanesi Gastroenteroloji Bölümünden Doç. Dr. Özgür Harmancı, İBH'nin sindirim sisteminin iç yüzeyindeki iltihaplanma ile karakterize olduğunu ve hastalığın genellikle ergenlik dönemlerinde görüldüğünü belirtiyor. "Özellikle bağışıklık sisteminin güçlü tutulması önemli" diyen Harmancı, hastalığın sindirim sistemi boyunca farklı bölgelerde ortaya çıkabileceğini ve bağırsak dışındaki organları da etkileyebileceğini vurguluyor.
Harmancı'ya göre, İBH, ülseratif kolit, Crohn hastalığı ve sınıflandırılmamış kolit gibi farklı alt tiplere ayrılabilir. Ancak, her hastanın hastalığın seyri ve tedavi süreci açısından farklı olduğunu belirtiyor ve bu nedenle her hastanın bireysel olarak uzmanlar tarafından takip edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Ailede birinci dereceden İBH vakası bulunması, kişinin riskini artırabilir. Harmancı, "İshal ve karın ağrısı en yaygın belirtilerdir. Hastalığın seyrinde kanlı dışkı, iltihaplı akıntı, gece uykusundan uyandıran karın spazmları ve ishal gibi belirtiler görülebilir. Bunun yanı sıra gaz sancısı, kilo kaybı, ateş, şiddetli halsizlik ve yorgunluk gibi belirtiler de önemli" diyor.
İBH'nin tanısında kolonoskopi gibi görüntüleme yöntemlerinin önemli olduğunu belirten Harmancı, erken teşhisin hastalığın seyrini olumlu etkileyebileceğini vurguluyor. Ayrıca, hazır gıdaların ve fast food'un tüketiminin azaltılmasının da önemli olduğunu belirtiyor ve sağlıklı bir yaşam tarzının İBH'nin yönetiminde kritik bir rol oynayabileceğini vurguluyor.