Türkiye’nin üretim, yatırım, ihracatla kalkınmasını sağlayacak faiz indirimleri, geçen yıl aralık ayında yaşanan kur ataklarıyla kesintiye uğradı. Merkez Bankası’nın, geçen yıl eylül ayında başladığı toplam 500 baz puana ulaşan faiz indirimlerini ekim ve kasım aylarında kredi faizlerine yansıtmaya başlayan bankalar, aralık ayında yaşanan döviz kuru atakları, TL likidite sıkışıklığı ve bankalar arası rekabet ortamının hız kazanmasıyla yeniden yukarı taşındı. Bu durum hem kredi hem de mevduat faizlerinin yükselmesini beraberinde getirdi.
KREDİ FAZİLERİ YÜZDE 30'A DAYANDI!
Merkez Bankası’nın bir hafta vadeli politika faizi yüzde 14 seviyesinde olsa da kredi faizleri yüzde 30’a kadar dayandı. Merkez Bankası verilerine göre, faiz indirimleriyle 24 Eylül haftasında yüzde 20,45 seviyesinde olan kredili mevduat hesabı (KMH) hariçi ticari kredi faiz oranları, yüzde 18.1’e kadar gerilerken, dövizin sert dalgalandığı 10 Aralıktan itibaren yüzde 19, yüzde 20, yüzde 23 ve 31 Aralık’ta yüzde 24,52’ye yükseldi.
KMH dahil ticari kredi faizlerinde söz konusu oran yüzde 18.8’i gördükten sonra, 2021’in son haftasında yüzde 24,37’ye tırmandı. Böylelikle ticari kredide oranlar Temmuz 2019’dan bu yana en yüksek seviyesine çıktı.
FAİZ MAKASI AÇILDI
Bankaların kullandırdığı tüm kredi kalemleri içinde en fazla artış ihtiyaçta görüldü. Geçen yıl eylül ayında yüzde 23 seviyesinde olan ihtiyaç kredisi ağırlıklı ortalama yıllık faiz oranı, yıl sonunda yüzde 29,55’e tırmandı. Söz konusu oran, Haziran 2019’da yüzde 29,66 ile en yüksek seviyesini görmüştü.
KMH dahil oranlar ise yüzde 26 düzeyinde. Taşıt kredilerinde oranlar yüzde 24,7’den yüzde 26,42’ye, tüketicide yüzde 22,3’ten yüzde 26,14’e ulaştı. Böylelikle Merkez Bankası ile bankalar arasında faiz makası yaklaşık 10-15 puan açıldı.
'FONLAMA MALİYETİNİN ARTMASINDAN KAYNAKLANIYOR'
Kredilerin yanı sıra mevduat faizleri de yükselişe geçti. Bankalarda üç aya kadar TL mevduat faiz oranları yüzde 18’den yüzde 20,58’e kadar yükseldi. Altı aya kadar vadelide yüzde 14,9’dan yüzde 17,7’ye, bir yıla kadar olanda yüzde 13,9’dan yüzde 19,2’ye, bir yıldan daha uzun vadede yüzde 10.4’ten yüzde 15,7’ye yükseldi. Bankacılık çevreleri, mevduata yaşanan artışların fonlama maliyetinin artmasından kaynaklandığını dile getiriyor.
"KABUL EDİLEBİLİR DEĞİL"
Kredi faizlerinin son dönemde hızlı yükselişine iş dünyası da tepki gösterdi. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Mahmut Asmalı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yüksek faizi, “Sanayicilerin kullanım kapasitelerinin maksimum noktaya geldiği ve yeni yatırım imkanları araştırdığı bir dönemde finansman alanında böylesi yüksek faiz oranlarının olması kabul edilebilir bir durum değildir” sözleriyle eleştirdi.
Ticari kredi faiz oranları, Kovid-19 salgınının ilk açıklandığı Mart 2020’de ekonomiye destek için alınan aksiyon ve kamu bankaları öncülüğünde geri çekilen faiz oranlarının etkisiyle yüzde 8,16’ya kadar gerilemiş ve ağustos ayına kadar tek hanede kalmıştı. Benzer şekilde ihtiyaç kredisinde yüzde 8,2, taşıtta yüzde 11,2, konutta yüzde 9, tüketicide yüzde 8,4’e kadar gerilemişti.
TEK DÜŞEN KONUT
Krediler için faiz oranı düşen tek kalem konut oldu. Konut kredisi faizleri eylül ayından bu yana yüzde 17,91 seviyesinden yüzde 17,48’e sınırlı da olsa düşüş gösterdi. Merkez Bankası’nın indirim hamlesiyle konut kredilerinde oranlar kasım ayında yüzde 16,94’e kadar geri çekilmişti.