Başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere hükümet kanadından her ne kadar seçimlerin belirlenen tarihte yapılacağı açıklaması gelse de 'erken seçim' tartışmaları gündemden düşmüyor.
Siyaset bilimcileri ve araştırmacılar, Türkiye'de siyasi alanda yaşanan gelişmelerin erken seçim işareti olduğuna dikkati çekti ve tarih verdi.
"SONBAHARDAN SEKERSE İLKBAHARDA..."
Sözcü'den Mehmet Pişkin'in haberine göre; Prof. Dr. Mithat Baydur, hükümetin gidişat daha da kötü olmadan önce bir an önce erken seçime gitmek isteyeceğini düşündüğünü belirterek, "Sonbahardan sekerse ilkbaharda seçim olacağını düşünüyorum" dedi.
İktidar ve muhalefet cephelerinde erken seçim tartışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan her ne kadar partisinin MKYK toplantısında, “Erken seçim falan yok” açıklaması yapsa da ve hükümet kanadından net bir şekilde benzer açıklamalar gelse de bu konu muhalefetin gündeminden düşmedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Sözcü TV canlı yayınında “Ekim, kasım gibi erken seçimin olacağını düşünüyorum. Ama Erdoğan’ın kararına bağlı” açıklaması yaptı.
Peki erken seçim olur mu? Sözcü’ye konuşan siyaset bilimciler ve araştırmacılar erken seçim tartışmalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin makro ekonomik dengelerinin kendi uyguladığı politikalardan dolayı bozulduğunu belirten Prof. Dr. Mithat Baydur, şunları söyledi.
ÖNÜMÜZDEKİ BİR-İKİ YIL ZOR GEÇECEK
Pandemi yüzünden dünya ticaret hacmi daraldı. Arka arkaya iflaslar yaşandı. ABD'nin 2008-2020 arasında yarattığı 22 milyonluk istihdam sadece bir ay içinde yok oldu. Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ticareti önümüzdeki yıl AB’nin yüzde 9.3’lük küçülme potansiyelinden dolayı düşecek. Türkiye turizm gelirlerinden mahrum kalacak. Bunlar Türkiye'nin iktisadi olarak zor bir-iki yıl geçireceğini gösteriyor.
EĞER KASIMDA HERHANGİ BİR SEÇİM OLMAZSA…
Ben iktidarın kurmay heyeti içinde olsam erken seçim isterim. Niçin isterim? Çünkü bu iktisadi tezahürlerin sahadaki yansımalarının ya da izdüşümlerinin daha ağır şekilde hissedilmesinin önüne geçmek için bir an önce seçime giderim. Israrla söylüyorum ki eğer bu kasımda herhangi bir seçim olmazsa, yani erken seçim sonbahardan sekerse, önümüzdeki ilkbaharda seçim olacağını düşünüyorum.
İktidarın erken seçime gitmemesi durumunda Türkiye’yi nasıl bir restorasyona tabi tutacağı konusunda derin tereddütlerim var. Çünkü bazı raporlar ABD'nin bile pandemi öncesi duruma gelmesi için 2030'a kadar süre geçmesi gerektiğini iddia ediyorlar.
DAHA MİLLİYETÇİ VE İÇE KAPAMACI BİR TÜRKİYE
Ayasofya tartışmalarının gündeme gelmesi, çoklu baro denilen yasa tasarısı, belki de Akdeniz’de ısınan sularla beraber Türkiye-Yunanistan ya da Türkiye-Mısır arasında sıcak bir çatışma ihtimalinin oluşmasıyla birlikte tekrar Türkiye'de daha milliyetçi, içe kapanmacı, birlik ve beraberlik vurgusunun yapıldığı bir retorik gündeme gelir.
ENFLASYON ORANININ NEREYE GİDECEĞİ BELLİ DEĞİL
Bu da iktidarın erken seçime gitmesini kolaylaştırır. Süratle bir erken seçim kararı olabilir. Önemli büyükşehirleri kaybetmiş bir iktidarın artan işsizlik, bozulan makro ekonomik dengeler, yeniden canlanmaya başlayan ve nereye gideceği belli olmayan bir enflasyon oranı karşısında yapılan kamuoyu araştırmaları da iktidarın oylarında bir erozyon gösteriyorsa, iktidar eğer demokratik teamüllere bağlıysa bence erken seçimi düşünmesi lazım.
DAHA KÖTÜ OLMADAN BİR AN ÖNCE GİDELİM
Ama ben iktidarın büyükşehirleri kaybettik, genel siyasi kümülatif teveccüh eskisi gibi değil gibi bir argümandan yola çıkarak bir erken seçim isteyeceğini değil, tamamen ‘daha kötü olmadan bir an önce gidelim’ diye erken seçim isteyeceğini düşünüyorum.