Ünlü tarihçi Sinan Meydan Akdeniz'de sorunun nasıl çözüleceğinin reçetesini yazdı

Türkiye'nin son dönemde Yunanistan ile Doğu Akdeniz ve Adalar konusu üzerinden sorun yaşamasının tarihini anlatan Sinan Meydan, sorunun çözümü için reçeteyi de yazdı.

Ünlü tarihçi Sinan Meydan, Sözcü gazetesinde 'Yunanistan, Adalar, Antlaşmalar' başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Yunanistan ile yaşanan problemlerin tarihini ve çözümlerini yazan Meydan, "Kuruluşundan beri Batı tarafından desteklenen Yunanistan'ın Akdeniz'deki saldırgan politikasına karşı yapılması gereken şey, silahtan önce diplomasiye dayanmaktır" diye yazdı.

Sinan Meydan'ın bugünkü yazısının 'Mavi Vatanın Hukuki Dayanakları' başlıklı bölümü şöyle:

"1.Dünya Savaşı başında 14 Şubat 1914'te Londra'da toplanan Büyükelçiler Konferansı'nda Meis hariç 12 Ada İtalya'ya; Bozcaada ve Gökçeada hariç Ege Adaları Yunanistan'a verildi. Fakat bu adaların askerden arındırılması (gayri askeri statüde olması) kararlaştırıldı.

1923 Lozan Barış Antlaşması'nın 6. ve 12. maddelerine göre “İşbu antlaşmada aksine bir hüküm bulunmadıkça Asya kıyısına 3 milden az uzaklıktaki adalar Türkiye egemenliğinde bulunacaktı.” Dolayısıyla Türkiye'ye 3 mil uzaklıktaki adaların işgali veya silahlandırılması Lozan'a aykırıdır.

1923 Lozan Barış Antlaşması'nın 12. ve 13. maddelerine ve 1923 Lozan Boğazlar Sözleşmesi'nin 6. maddesine göre Limni, Semadirek, Taşoz, Bozbaba, İpsara, Midilli, Sakız, Sisam, Nikarya adalarında sadece belli oranda kolluk kuvveti bulundurulabilir. Bu adalar askerden arındırılmıştır. Bu adalarda deniz üssü kurulması ve istihkâm yapılması yasaktır.

1947 Paris Barış Antlaşması'nın 14. maddesine göre İtalya'dan alınıp Yunanistan'a verilen 12 Ada'da; Lipso, Batnoz, İleryoz, Kelemez, Rodos, İstanköy, Sömbeki, İncirli, İleki, Kerpe, Çoban, İstanbulya, Herke, Kızılhisar ve Meis adalarında sadece belli oranda kolluk kuvveti bulundurulabilir. Bu adalar askerden arındırılmıştır ve bu adalarda tahkimat yapılması yasaktır.

Dolayısıyla Yunanistan'ın Ege Adalarını veya 12 Ada'yı silahlandırması veya bu adalarda tahkimat yapması 1914 Londra (Büyükelçiler) Konferansı'na, 1923 Lozan Barış Antlaşması'na ve 1947 Paris Barış Antlaşması'na aykırıdır.

Kuruluşundan beri Batı tarafından desteklenen Yunanistan'ın Akdeniz'deki saldırgan politikasına karşı yapılması gereken şey, silahtan önce diplomasiye dayanmaktır. Öncelikle karşı cepheyi daraltacak diplomatik adımlar atılmalıdır. Daha sonra Lozan başta olmak üzere uluslararası antlaşmalara gönderme yapılarak uluslararası hukuk devreye sokulmalıdır. Bunun için mezhepçi, İhvancı dış politikadan vaz geçilmelidir. Liyakatsiz partililerin yerine uzman diplomatlara görev verilmelidir."

 

Politika Haberleri