Üretici çok ucuza satıyor, tüketici marketten fahiş fiyata alıyor. 'Hal Yasası' neden çıkmıyor?

Gazeteci Hüseyin Öztürk, köşesine taşıdığı yazısında üreticinin ürettiği malı çok ucuza sattığını ancak tüketicilerin marketlerden çok pahalıya aldığına vurgu yaparak meselenin ‘aracılarda’ çözümleneceğine vurgu yaptı.

Yeni Şafak’ta yer alan haber şöyle:

55 milyon ton üretimin 50 milyon tonu iç piyasaya sunuluyor. Ve fakat bu sunum, aracılar eliyle yapılıyor. Sorunun önemli bir kısmı işte bu “aracılar” bölümünde gizli. Aracılar dediğimiz bizim esnafımız, kabzımalımız. Tedarikçilerimiz.

Tamam, girdi maliyetleri arttı. Mazottur, gübredir, tohumdur, işçiliktir, elektriktir, sudur, arttı!

Ama bir gerçek var. Üretici ürününü değerinde satamıyor. Biz tüketiciler de ucuz ürün alamıyoruz. Tam bir tekelleşme ya da tröstleşmeden söz edemesek de üreticiden, tüketiciye kadar olan zincirde güçlü bir yapı var.

Aslında içerideki temel tarım ürünleri fiyatlarını belirleyenler de onlar.

Kim bunlar?

“Aracılar dedik” ya… Hani şu hal esnafımız. Komisyoncularımız.

Herkes ama herkes mevcut durumdan rahatsız. Onun için “Tarım Ürünlerinin Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun” Teklifi Taslağı 8 Kasım 2018’de Meclis’e getirildi. Ama bugüne kadar yasadan bir haber çıkmadı. Neden acaba?

Önerim şudur: Üreticinin malını değerinde satabildiği, aracının (hal esnafı) hak ettiğini kazandığı, ama biz tüketicinin de korunduğu bir Hal Yasası’na acilen ihtiyacımız var.

Bu yasanın çıkması Meclis’te ne kadar engelleniyor bilmiyoruz? Bu yasadan rahatsız olanlar bir takım “tekeller” midir bilmiyoruz?

Bildiğimiz, dört başı mamur bir Hal Yasamızın olmadığı gerçeğidir.

Fahiş fiyatın nedenleri arasında enflasyon, zincir marketler, iç piyasaya arz azlığı kadar “aracıların” tamahkarlığı da vardır diye düşünüyoruz.

Yanılıyor muyuz?

 

Politika Haberleri