Ancak asıl tehlike, aşırı sıcaklar mevcut kronik hastalıkların kontrolünü zorlaştırarak ağırlaşmasına, hatta ölümlere bile neden olabilir” dedi.
Küresel ortalama sıcaklığın 17 ile 23 derece arasında olduğunu hatırlatan Uzm. Dr. Menteş, “İklim değişikliğinin bir sonucu olarak aşırı sıcaklar, dünya çapında yaz mevsimlerinin kalıcı bir özelliği haline gelerek çok sayıda ölüme neden olmaktadır ve ekosistemlerimizi sonsuza dek etkileyebilmektedir. Bu yüzden yaşlı bireyler, küçük çocuklar ve bebekler, hamileler, kronik hastalığı olanlar ve açıkta çalışanlar daha fazla risk altındadır” diye konuştu.
GÜNEŞ ÇARPMASINA DİKKAT
Özellikle güneş çarpması riskine karşı bilinçli olunması gerektiğine dikkat çeken Menteş, şöyle devam etti:
“Güneş çarpmasının belirtileri; baş ağrısı, baş dönmesi, halsizlik, bulantı, kusma ve nefes darlığıdır. Eğer bu belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız hemen serin bir yerde dinlenmeli, bol su içmeli ve vücut sıcaklığını düşürmeye çalışmalısınız. Ancak belirtiler devam ederse ya da şiddetlenirse, hemen bir doktora ya da en yakın sağlık kuruluşuna başvurmayı unutmayın.”
MENTEŞ, ŞU TAVSİYELERDE DE BULUNDU:
“Çukurova Akdeniz tarzı beslenmeye uygun olmasına karşın maalesef ağır ve yağlı beslenme de çok görülmektedir. Bu sıcaklarda aşırı yağlı ve şekerli gıdalardan uzak durmalıyız. Su, vitamin ve özellikle mineral içeriği yüksek sebze, meyve ve tam tahıllı gıdalar ile beslenmeliyiz. Balık, zeytinyağlı sebze yemekleri ve meyveler tüketmeye dikkat etmeliyiz. Tıka basa yemek gibi kan dolaşımı ve şekerimizi dengesiz hale getirecek durumlardan kaçınmalıyız. Midenin tam dolmadığı, az az ve sık tüketmeyi seçmeliyiz. Aşırı yağlı mide ve kan dolaşımını etkileyen ağır beslenmelerin kalp krizlerini tetiklediğini unutmamalıyız. Bu sıcaklarda en uygun beslenme tencere yemeklerini Akdeniz tarzı ile tercih etmek olmalıdır.”