Eczacı Bülent Yılmaz, piyasada hiçbir koruyucu etkisi olmayan maskelerin sayısının fazla olduğunu dile getirerek şöyle devam etti: “Tıbbi yüz maskelerinin belirli özellikler taşıması gerekiyor. Bu maskeler pandemi dönemlerinde enfeksiyon ve yayılma riskini azaltmak için kullanılır. Maskelerde bakteri vilitrasyonu, hava geçirgenliği, sıçrama geçirgenliğinin hepsinin analiz edilmesi gerekiyor. Testleri yaparak gerekli belgelerin alınması lazım.”
Maskelerin üretiminden itibaren takip edilmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz maskelerin üç katlı olması gerektiğini ancak bunun da yeterli olmadığını ifade ederek şunları söyledi: “Çünkü her katta ayrı bir malzeme kullanılması lazım. Birinci ve üçüncü katta farklı, orta katta esas koruyuculuğu sağlayan farklı kumaş kullanılması gerekiyor. Birinci ve üçüncü katta kullanılan kumaşın kilogramıyla orta katmanda kullanılan kumaşın fiyatı farklı olduğu için kilosu uygun olan ve koruyucu özelliği olmayan kumaşı kullanıyorlar. “
Standartlara uymayan maskenin maliyetinin 10, uygun olanın ise 30 kuruş olduğunu vurgulayan Yılmaz maskelerde de karekod uygulaması yapılmasını önerdi ve şu ifadeleri kullandı:
“Vatandaş bu koruyucu özelliği olmayan maskeleri takmasa virüse yakalanma riski daha az olacak. Çünkü vatandaş maskem yok diye markete, topluma girmeyecek toplu taşıma araçlarına binmeyecek, ama maalesef vatandaşlarımız ‘Maskem var’ diyerek buralara gitmekten kaçınmıyor. Bu nedenle toplumda bu maskeler nedeniyle artış görülüyor. Bunun çözümü maskelerin üretim aşamasından başlayarak kontrolün yapılmasıdır. İlaçlarda kullanılan karekod sistemi sayesinde ürünün fabrikada üretildiği andan itibaren takibi mümkün oluyor. Bu sistemi maske üzerinde uygulanması gerekiyor. Maskede dikiş kullanılmaması gerekir ve maskenin rengi hiç önemli değildir.”
3 yıldır aranıyordu... Saklandığı ilçede yakalandı
Bir eczacı daha korona virüse yenik düştü
Dolunay Soysert çileden çıktı: Kamyon şoförü ile...
Digiturk’te Sadettin Saran depremi