Kenya, Malawi, Tanzanya ve Güney Afrika'nın belirli bölgelerinde, büyücülük ve batıl inançları, zengin yaşlıların miraslarını almak için öldürülmelerini haklı göstermek amacıyla kullanılmaya başlandı.
Ülkede arazi sahibi yaşlıların öldürülmesinin temel nedeni, aile içinde tapusu olmayan arazilerin miras veya mülkiyet anlaşmazlıkları nedeniyle çıkan çatışmalardır. "Cadı" inancı ise bu tür vakalarda kullanılan bir bahane olarak ortaya çıktı.
Kenya'nın Kilifi sahilinde, her hafta bir yaşlı, "cadı" olduğu iddiasıyla öldürülüyor. Bu durum, Kenyalı insan hakları örgütü Haki Yetu'nun raporunda yer alıyor.
Kuruluşun program sorumlusu Julius Wanyama, bu cinayetlerin çoğunlukla aile içinde işlendiğini ve öldürme eylemini haklı çıkarmak için "cadı avı" gibi gösterildiğini, ancak gerçek nedeninin toprak ve arazi olduğunu vurguladı. Wanyama, öldürülen her 10 kişiden 7'sinin toprak mülkiyeti ve mirasın sahibi olan yaşlı erkekler olduğunu belirtti.
Bu durumun yaygınlığı nedeniyle, bölgede bir hayır kurumu tarafından işletilen yaşlılar için kurtarma merkezi bulunuyor. Merkez, saldırıya uğrayan ve evlerine geri dönemeyen yaklaşık 30 yaşlıya ev sahipliği yapıyor.
Nisan 2023'te yatak odasında palayla saldırıya uğrayan ve merkeze taşınmak zorunda kalan 63 yaşındaki Katana Chara, "Cadılıkla hiçbir ilgim yok. Büyük bir arazim var ve o da deniz kıyısında" dedi.
74 yaşındaki Tambala Jefwa, evinde iki kez saldırıya uğradığını ve ilk saldırıda bir gözünü kaybettiğini, ikincisinde ise ölümden döndüğünü anlattı.