Dr. Tülay Bican Süerdem, bu köpüklenmenin dip suyu ile yüzey suyu sıcaklığı arasındaki farktan kaynaklandığını belirtti ve müsilajla karıştırılmaması gerektiğini vurguladı.
Dr. Süerdem, konuyla ilgili şunları söyledi: "Bu köpüklenme tamamen gölün dip suyu ile yüzey suyu sıcaklığı arasındaki farktan kaynaklanıyor. Dipte bulunan mikroorganizmalar, özellikle de bakteriler, hücre etrafında müsilajımsı, jelatinimsi bir biyofilm tabakası oluşturabiliyor. Milyonlarca bakteri bir araya geldiğinde ve su yüzeyine çıktığında, bazen jelatinimsi bir görünüm olabiliyor. Bu durum bazen bir film görünümü, bazen de köpüklenme olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla, sıcaklıkların artmasıyla birlikte gözlemlenen ve yaz aylarında daha da belirginleşen bir durum. Nisan ayında havaların ani sıcaklık artışıyla beraber bu tür köpüklenmeler olağan bir hal alıyor."
