MS hastalığının sıklığının giderek arttığını vurgulayan Dr. Demir, MS'in otoimmün bir hastalık olduğunu ve bağışıklık sisteminin beyindeki sinir hücrelerine saldırarak hasar oluşturduğunu söyledi. "MS hastalığı, isminden de anlaşılacağı üzere, birçok bölgede skar dokusu oluşumuna neden olabilir. Hastalarda kol ve bacaklarda güçsüzlük, uyuşma, görme kayıpları, baş dönmesi ve çift görme gibi çeşitli nörolojik belirtiler görülebilir" dedi.
Uluslararası Multiple Skleroz Federasyonu'nun verilerine göre dünyada 3 milyona yakın MS hastası bulunmakta ve her 5 dakikada bir MS tanısı konulmaktadır. Türkiye'de ise yaklaşık 60 bin MS hastası mevcut.
Dr. Demir, "MS hastalığının sıklığı, ekvatora uzak ülkelerde, özellikle Avrupa, Amerika ve Kanada gibi bölgelerde artıyor" dedi.
Dr. Demir, MS hastalığının kadınlarda erkeklere göre yaklaşık iki kat daha sık görüldüğünü belirterek, "MS, özellikle ataklarla seyreden bir hastalıktır ve hastaların yüzde 85'inde relapsing remitting form olarak görülüyor.
MS tanısının kesinleştirilmesi için MR çekilmesi öneriliyor. MS hastalığının kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, son 10 yılda birçok ilaç kullanıma girmiştir ve hastalık kontrol edilebilir hale gelmiş. Ataklar için hastalara steroid tedavisi uygulanıyor.
Her şikayet atak olmayabilir. Özellikle idrar yolu enfeksiyonu, üst solunum yolu enfeksiyonu, aşırı egzersiz veya sıcak ortamda bulunma gibi durumlarda hastalar ısı artışına bağlı olarak mevcut semptomlarının kötüleşmesiyle karşılaşabilir. Bunlar yalancı atak olarak adlandırılır ve bir şikayetin atak olarak kabul edilebilmesi için en az 24 saat sürmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Dr. Demir, MS hastalarına vitamin takviyesi yapmaları gerektiğini vurguladı ve şunları ekledi:
"MS hastalarının kesinlikle sigara içmemeleri gerekmektedir, çünkü sigara tedavi başarısını düşürür. MS hastalarına D vitamini takviyesi öneriyoruz. D vitamini eksikliği olan hastalarda beyinde lezyon yükü artar ve prognoz olumsuz etkilenir. Atakların kontrol altına alınması zorlaşır. Bu nedenle MS hastalarının D vitamini düzeyinin 40 ng/ml üzerinde olması önemli. D vitamini takviyesi bu açıdan oldukça önemli."