İstanbul'da nem oranının %99 ile rekor seviyelere ulaşması üzerine Medipol Mega Üniversite Hastanesi doktorları tarafından sağlık uyarıları yapıldı. Uzmanlar, nem çarpması ile sıcak çarpmasının farklı olduğunu ve her ikisinin de ciddi sağlık riskleri barındırdığını belirttiler.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi doktorları nem çarpması ile sıcak çarpmasının farkını şu şekilde açıkladı:
"Nem çarpması, yüksek nemli ortamlarda vücudun terleme mekanizmasını bozarak soğutma yeteneğini azaltması sonucu ortaya çıkar. Aşırı terleme, halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, bulantı ve kusma gibi belirtilerle kendini gösterir. Yaşlılar, bebekler ve kronik hastalar en riskli gruplardır. Isı çarpması ise vücut sıcaklığının aşırı yükselmesi ve terleme mekanizmasının başarısız olması sonucu meydana gelir. Ciddi hayati tehlike taşır. Cilt kızarır, kurur ve terleme durur; bilinç kaybı ve nöbet gibi ciddi belirtiler görülür. Risk grubunda bebeklerden yaşlılara kadar geniş bir kitle bulunur."
YÜKSEK NEM BEYNE GİDEN KAN AKIŞINI AZALTIYOR
Gastroenteroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Vedat Göral, yüksek nemli havanın damarlar, kaslar, sinir sistemi ve kan pH'ının düzenlenmesinde hayati öneme sahip elektrolitler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Göral, "Yeterince su içilmezse damarlar genişler ve beyne giden kan akışı azalır, bu da bayılma riskini artırır. Ayakta kalma veya otururken aniden kalkma durumunda bayılma riski yüksektir. Kas krampları veya spazmlar, elektrolit kaybının belirtileridir" dedi.
"KİŞİSEL TEMİZLİK VE GIDA HİJYENİNE DİKKAT EDİLMELİ"
Göral, nemli ortamlarda mantar enfeksiyonu riskine de dikkat çekerek, "Kişisel temizlik ve gıda hijyenine çok dikkat edilmeli. Ayrıca, nem ve ısı artışında mide daha asidik hale gelebilir. Sıcak havalarda susuz kalmamak ve büyük porsiyonlar veya yağlı yiyeceklerden kaçınmak önemlidir" dedi.
UYKU BOZUKLUĞUNA NEDEN OLUYOR
Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, ağır nem artışının havadaki oksijen miktarını düşürerek uyku kalitesini bozduğunu belirtti. Akkoyunlu, "Sıcak hava dönemlerinde uyku konforu açısından rahatsız edici bir ortam oluşur. Sıcaklık, uykunun başlatılmasını, devam ettirilmesini ve derinleşmesini engeller. Ağır nem artışı havadaki oksijen miktarını düşürür. Yüksek sıcaklıklar ve nemli ortamda yeterli oksijen alınamayacağı için nefes darlığı ve ciddi uyku bozuklukları ortaya çıkar. Nem, baş ağrısı ve sinirlilik halini artırır. Bu durum serin ortamlarda uykunun kalitesinin daha yüksek olduğunu gösterir" dedi.
ANİDEN SOLUNUM GÜÇLÜKLERİ OLUŞABİLİR
Dahiliye Bölümü'nden Uzm. Dr. Betül Mercan Çiftçi, yüksek nemin sağlık üzerindeki potansiyel risklerine dikkat çekerek, "Havadaki yüksek nem vücudun ısıyı düzenleme mekanizmasını zayıflatır, bu da vücut sıcaklığının tehlikeli seviyelere yükselmesine ve sıcak çarpmasına yol açabilir. Özellikle astım ve bronşit gibi solunum yolu hastalıkları olan kişilerde solunum güçlükleri yaşanabilir. Ciltte mantar enfeksiyonları ve tahrişler meydana gelebilir. Bol su içilmeli, ılık suyla sık sık duş alınmalı ve mümkün olduğunca vücut serin tutulmalıdır. Mecbur kalmadıkça nemin yüksek olduğu gün ve saatlerde dışarı çıkılmamalıdır" dedi.
NEM PARTİKÜLLERİNDEKİ GÖRÜNMEZ RİSKLER
Göz Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Ziya Burke, "Yüksek nem, polen ve diğer alerjenlerin havada daha hızlı yayılması demektir. Mikroorganizmaların üremesi için uygun bir ortam sağlar ve gözyaşı dağılım bozukluklarını artırır. Yüksek nem göz sağlığı için risk teşkil eder. Kuru göz, alerjik reaksiyonlar, enfeksiyonlar ve UV radyasyonuna bağlı göz rahatsızlıklarının yanı sıra gözde sarı veya beyaz renkli, yükselmiş dokuların oluşmasına neden olabilen Pinguecula ve Pterjium hastalıkları için tehlikeli günler yaşıyoruz. Özellikle dışarıda olanlar, güneş batana kadar UV korumalı güneş gözlüklerini çıkarmamalıdır. Göz enfeksiyonları riskine karşı göz içi nemli tutulmalı ve gözler temizlenmelidir. Gözde batma, yanma, kızarıklık olursa vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır" dedi.