Cumhuriyet gazetesinden Sibel Bahçetepe'nin haberine göre; Yap-işlet-devret modeli ile yapılan ve maliyeti nedeniyle eleştirilen şehir hastanelerinin yüklenici tarafından anahtar teslim olarak bitirilmesi gerekiyor. Ancak bunun yapılmadığı şehir hastanelerine malzemelerin kamu kaynakları ile sağlandığı ileri sürüldü.
İddiaları Meclis Plan bütçe komisyonunda da gündeme getiren CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, “Bu şehir hastanelerinin kendi donanımlarını, tıbbi teçhizatlarını yüklenici firmanın karşılaması gerektiği halde, kamu kaynakları ile Sağlık Bakanlığı’ndan temin de bulunduğu ya da diğer hastanelerden bu şehir hastanelerine malzeme transferi yapıldığı konusunda bir süredir yoğun bildirimler alıyorduk. Bize ulaşan bazı evraklarda, farklı kamu hastanelerine Devlet Malzeme Ofisi (DMO) üzerinden kamu kaynakları ile Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneler Birliği emri ile hastane malzemeleri, motorlu hasta karyolası, pansuman arabası, EKG, solunum cihazı, oturma grubu gibi malzemeler alındığı görülüyor. Sonuçta yüklenicinin yapması gereken bir harcamayı kamu yapıyor” dedi.
HÜLLE MALZEME
Adıgüzel bu malzemelere kabul tutanağı tutulup doğruca şehir hastanesine gönderilme talimatı verildiğini öne sürdü.
Adıgüzel, şöyle devam etti: “Bu donanım ve cihazlar 2006 tarihli Taşınır Mal Yönetmeliğine dayandırılarak ve geçici tahsis belgesi düzenlenerek, adına malzeme alımı yapılan hastanelere değil, Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’ne teslim ediliyor. Yani yüklenici firma hem devletten her yıl şehir hastanesi kira bedeli ve hizmet sunumu ile ilgili dünyanın parasını alacak, hem de malzeme ihtiyacını kamu kaynaklarıyla karşılayacak. Bunlarla ilgili çok sayıda evraktan bir tanesini Gülhane Ankara Hastanesi’ne alınan malzemenin kabul teslim işleminin yapılıp geçici tahsis ile Bilkent Şehir Hastanesi’ne gönderilme emrine daire evrakı Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Sağlık Bakanı’nın önüne koydum. Bu hastaneler anahtar teslim olmayacak mıydı?”
Kanal İstanbul afişleri nedeniyle soruşturma açılan Ekrem İmamoğlu'na ne yapılmak isteniyor?
Bülent Arınç'tan bomba açıklama: Türkiye'de ifade özgürlüğü hastalıklıdır