Yapılan reform değil emekli hakları gaspı!

Yapılan reform değil emekli hakları gaspı!

Günboyu Gazetesi'nin bugünkü manşeti

12-04-24-01gun-page-0001-1-001.jpg

EMEKLİLER İSTEDİKLERİ REFAHA KAVUŞAMIYOR

Seçim öncesi zam beklentisi içinde olan emekliler istediklerini alamadılar ve istedikleri refah seviyesine bir türlü erişemediler. Uzmanlar, emeklilerin yoksulluğunun her geçen gün daha da derinleştiğine dikkat çekerken, bu kesimin herhangi bir müjde beklememesi gerektiğini belirtiyorlar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ocak ayında "Bu yılı emekli yılı ilan ediyoruz" diyerek duyurduğu emekli aylıklarına yapılan zam oranı, emeklilerin talep ettiği "en az asgari ücret" düzeyinin oldukça altında kaldı.

Emeklilerle Dayanışma Sendikası Başkanı Mahinur Şahbaz, Türkiye'de genellikle emeklilerin, ücretlilerin, üreticilerin veya kısacası halkın sadece seçim dönemlerinde hatırlandığını ve bir vatandaş ya da seçmen olarak görüldüğünü vurgulayarak, "Ancak bu sefer bile bu kadarı yapılmadı. Bugün bunun bile terk edildiğini görüyoruz." dedi. Şahbaz, emeklilerin ekonomik güvenceden yoksun olduğunu ve artık yaşam hakkının tehdit altında olduğunu belirtiyor ve "Emeklilerin şimdiye kadar ödediği ve devletin güvencesi altında olması gereken primler nerede?" diye soruyor. Emeklilerin sorunlarının çözümünü isteyen siyasi çevrelerin bile bu konuda sessiz kaldığını, emeklilerin bu durumdan çok kırgın ve öfkeli olduğunu dile getiriyor.

Birleşik Emekliler Sendikası Başkanı Mahmut Şengül ise emeklilerin seçim öncesinde iktidardan bir beklenti içinde olduğunu ifade ediyor. Ancak bu beklentinin sadece bir "bayram harçlığı" değil, geçimlerini sağlayacak düzeyde bir artış olduğunu vurguluyor. Şengül, iktidarın bütçede kaynak olmadığını iddia ettiğini ve emeklilerin beklentilerine olumsuz bir yanıt verdiğini belirtiyor.

Çalışma ekonomisi uzmanı Özgür Müftüoğlu ise seçim sonuçlarının 10 ay öncesine göre değişmiş olmasının en önemli nedeninin ekonomi olduğunu düşünüyor. Müftüoğlu, Türkiye Emekliler Sendikası'nın (TES) mevcut emeklilik sisteminin ve yaşlılık sigortasının işlevsiz hale getirilmesinin ekonomik durumu daha da kötüleştireceğini savunuyor. Bu sürecin daha da derinleşeceğini düşünen Müftüoğlu, muhalefetin bu duruma karşı alternatif bir çözüm üretmemesinin iktidarın elini güçlendirdiğini belirtiyor. Dolayısıyla, önümüzdeki dönemde yoksulluğun derinleştiği ve yaşlılık sigortası hakkının yavaş yavaş tasfiye edildiği bir süreçle karşılaşılacağını öngörüyor.

Gazetemizin birinci sayfasını okumak için tıklayınız...

İlgili Haberler