Dr. Oruç, özellikle hamileler, çocuklar ve yaşlıların güneş ışınlarına karşı daha hassas olduğunu belirterek, bu gruplarda güneşe maruz kaldıktan sonra etkilenme riskinin diğer yetişkin gruplara göre daha yüksek olduğunu ifade etti.
“Güneşe öğle saatlerinde maruz kalmak sıvı kaybını artırabilir” diyen Dr. Oruç, sıcak çarpmasının belirtilerinden bahsederek, öğle saatlerinde uzun süre güneş altında kalmak sonucu vücutta ciddi sıvı kaybı olabileceğini söyledi. Yüksek ateş, kuru ve kızarmış cilt, bulantı, kusma, şiddetli baş ağrısı, kalp ritmi bozuklukları, çarpıntı, titreme, burun kanaması, baygınlık gibi semptomların ortaya çıkabileceğini belirtti.
“Sıvı kaybı, kasık ağrılarına neden olabilir” diyen Dr. Oruç, hamilelerin vücutlarındaki sıvı kaybının kalp ve vücut ağırlığını etkileyebileceğini ve bu durumun erken doğum riski gibi ciddi şikayetlere yol açabileceğini ifade etti. Ayrıca, vücuttaki sıvı kaybının ani tansiyon düşmesi gibi dolaşım sistemini etkileyen semptomlara neden olabileceğini ve bu durumun bebeğin anne karnındaki beslenmesini de olumsuz etkileyebileceğini sözlerine ekledi.
“Sıcak çarpmasından korunmak için önlemler alınmalıdır” diyen Dr. Oruç, özellikle yaz aylarında sıvı kaybını önlemek için belirli kurallara uymanın önemini vurguladı. Güneşin zararlı etkilerinden korunmak için 11.00-16.00 saatleri arasında dışarı çıkılmaması veya en azından sınırlı bir süre dışarıda kalınması gerektiğini, gölgede vakit geçirilmesi, uzun süre ayakta durulmaması ve ağır spor yapmaktan kaçınılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, günlük 2-3 litre su tüketimi, çay ve kahve gibi idrarla sıvı kaybını artırabilecek içeceklerden kaçınılması, yağlı yiyeceklerin tüketiminden kaçınılması, şapka veya geniş gölge oluşturabilecek şemsiyelerin kullanılması, açık renkli ve bol kıyafetlerin tercih edilmesi gerektiğini söyledi.
“Güneşe çıkmadan önce güneş kremi sürülmeli” diyen Dr. Oruç, güneş kremi kullanımının önemini vurgulayarak, mineral filtreli ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini, güneşlenme süresinin kısıtlanması gerektiğini ve mümkün olduğunca gölgede kalınması gerektiğini belirtti. Ayrıca, güneş kremi uygulamasının her 2 saatte bir yenilenmesi gerektiğini ve içeriği hakkında şüpheli ürünlerden kaçınılması gerektiğini ifade etti.
“Sıvı kaybının en belirgin belirtisi idrar renginin koyulaşmasıdır” diyen Dr. Oruç, uzun süre güneşte kalmanın vücuda zarar verebileceğini ve bu durumun sıvı kaybı nedeniyle semptomların artabileceğini söyledi. Sindirimi zorlaştırabilecek baharatlı ve yağlı yiyeceklerden kaçınılması gerektiğini, güvenli sıvı tüketimi için su, taze meyve suyu, maden suyu ve ayran gibi içeceklerin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.
“Bilinç kapalıysa su verilmemeli” diyen Dr. Oruç, sıvı kaybına bağlı semptomların başlaması durumunda bilinçli kişilere su içmeleri için teşvik edilmesi gerektiğini ancak bilinç kapalıysa kesinlikle su verilmemesi gerektiğini belirtti. Acil durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini ve uzman bir doktora danışılması gerektiğini sözlerine ekledi.
