Skandal iddia: Depremzede çocuklar tarikatların eline mi düştü?

Skandal iddia: Depremzede çocuklar tarikatların eline mi düştü?

11 ilde büyük yıkıma neden olan depremlerin ardından ailesini kaybeden depremzedelere çocuklara ilişkin skandal bir iddia ortaya atıldı. Kimsesiz çocukların tarikat villalarına yerleştirildiği belirtildi.

Depremde kimsesiz kalan çocukların İstanbul Beykoz’da İHH’nin villasına yerleştirildiği iddia edildi. Vakıf bu iddiaları yalanladı, bakanlık “Refakatsiz çocuk yok, istismara rastlamadık” açıklamasını yaptı. Hayatta kalan çocukların bazılarının kaybolduğuna dair iddialar yargıya taşındı.

“SORDUĞUMDA BABALARININ OLMADIĞINI SÖYLEDİLER”

Halk Tv’den Fırat Fıstık’a konuşan çocuklar İstanbul’a Hatay’dan getirildiklerini söyledi. Görgü tanıklardan biri 20-30 çocuğun villada kaldığını belirtirken bir derneğin onları buraya getirdiğini öne sürdü. Bir başka görgü tanığı ise sitede çocuklara denk geldiğini belirterek “Onları oyun oynarken gördüm. Sorduğumda babalarının olmadığını söylediler. 14 yaşlarında çocuklar gördüm. Aralarında yabancı uyruklu çocuklar da vardı, Türkçe konuşamıyorlardı” dedi.

Çocuklar, Hatay Antakya’dan İstanbul’a getirildiklerini, babalarının hayatını kaybettiğini ve vakıf tarafından burada ağırlandıklarını dile getirdi. İHH önce iddiaları yalanladı. Ardından basın yayın organlarından bazıları bahsi geçen evdeki çocukların İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından oraya getirildiğini ve oradan bir gönüllü tarafından bakıldığını öne sürdü. Ardından “Vakfımızın çocuklar için herhangi bir evi olmadığı gibi deprem bölgesinden çocuk getirip evlere yerleştirme çabası da yoktur” dedi.

BAKANLIK’TAN ‘İSTİSMAR BULUNMADI’ AÇIKLAMASI

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da konuya ilişkin bir açıklama yayımladı. Açıklamada, “Belirtilen adrese kolluk ve Beykoz Sosyal Hizmetler Merkezi (SHM) ekiplerimizle hane ziyareti gerçekleştirilmiştir. Yapılan tespit neticesinde hanede kalan refakatsiz konumda olan herhangi bir çocuğa rastlanılmamıştır. Villada kalanlar Suriye’de savaşta eşlerini kaybeden yabancı uyruklu kadınlar ile çocuklardır. Çocuklar açısından herhangi bir ihmal tespit edilmemiştir. İstismar bulgusunun bulunmadığı hane ziyareti sonrasında belirlenmiştir. Ailelere bakanlığımız hizmetleri ve bu hizmetlere ihtiyaç duymaları halinde temas kurabilecekleri iletişim kanalları ile ilgili gerekli bilgilendirme de yapılmıştır” denildi.

“DEPREMZEDE KARDEŞLERİMİZE TAHSİS EDİLMİŞTİR”

Bir emlak sitesinde ise bahsi geçen villanın ilanının bulunması dikkat çekti. İlanda “Villa kalıcı konutlara kadar kısa bir süre depremzede kardeşlerimize tahsis edilmiştir. Anneler ve yetimler gelmiştir onlar barınmaktadır” yazdığı görüldü.

Çağdaş Hukukçular Derneği ve Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği çocuklarla ilgili iddialara ilişkin suç duyurusunda bulundu.

“TARİKATLARIN DAHA ÖNCE BAŞIMIZA NELER AÇTIĞINI GÖRDÜK”

CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, “İlk günden itibaren bakanlık bu çocuklarla ilgili oluşan iddialara ‘Merak etmeyin bakanlık bünyesinde çocuklara sahip çıkılacak’ cevabını verdiler. Öncelikle Çağdaş Hukukçular Derneği’nin yaptığı bir açıklamayı yalanladılar. Tamamen şeffaflıktan uzak bir süreç yönetiyorlar. Bu ülkenin tarikatların, cemaatlerin ya da sözde bu tarz yapıların daha önce başımıza neler açtığını gördük. İzleri devam ediyor. Hâlâ pek çok yurdu boşaltmaya devam ediyorlar. Sormak istiyoruz. ‘Yetmedi mi oralarda buralara çocuklarımızı gönderme ihtiyacı” dedi.

Taşcıer bu çocuklar üzerinden oluşan iddialara karşın iktidara şu soruları yöneltti:

1- Neden önce yalanladıkları haberi sonra doğruladılar? Kaç çocuk koruya alındı?

2-Çocukların güvenliği için ne yapıyorsunuz? Takipleri yapılıyor mu?

3- Korumaya muhtaç çocuklara verilen destek yeterli mi?

4- Kaç çocuk koruyucu aileye verildi? Rakamları açıklayın.

“BAKANLIĞIN BİR KEREDEN BİR ŞEY OLMAZ DAVRANIŞLARI ŞAİEBELERE YOL AÇIYOR”

CHP Eskişehir Milletvekilleri Jale Nur Süllü, şunları söyledi: Ben 10 gün boyunca alandaydım. Oradaki çocukları Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın sahiplendiği söylendi. Ancak orada o kadar büyük bir karmaşa var ki bunları tespit etmek çok güç. Bütün enkazlar kalktığı ve kayıplar çıktığı zaman arama yapılabilir. Kırıkhan’da aramışlardı, ‘Bir çocuk var 13 yaşında tek başına’ dediler. Mesela o çocuk ne oldu? Tek tek araştırmak gerekiyor. Bakanlığın şaibeli bakış açısı olunca insanlarında bir takım şeyler üretmesi doğal oluyor. Bakanlığın geçmişteki tutumları Hiranur Vakfı olayından iki yıl haberdar olmalarına rağmen işlem yapmamış olmaları, daha önceki olaylarda bir kereden bir şey olmaz davranışları şaiebelere yol açıyor. Ortam tam bir kaos ortamı. Süreç iyi yönetilmedi. Kim nerede?

İlgili Haberler