Enkaz altındaki 9 saati kameraya böyle kaydetti: Yere çökmemizle binanın çökmesi bir oldu!

Enkaz altındaki 9 saati kameraya böyle kaydetti: Yere çökmemizle binanın çökmesi bir oldu!

11 ili yıkan depreme Antakya’da yakalanan 3 kişilik aile enkaz altında 9 saat yaşam mücadelesi var. Enkazdan sağ olarak çıkarılan aile o anları cep telefonu kamerasına kaydetti. İşte o anlar…

Antakya’da meydana gelen depremde 6 katlı apartmanda evleri ikinci kattan alt kata çöken aile 9 saat enkaz altında kaldı. Aile, dokuz saat sonra yara almadan kurtarılırken, enkaz altındaki anlarını ise cep telefonu kamerasına kaydetti.

Cumhuriyet Mahallesi’nde bulunan altı katlı Kardeşler Apartmanı’nın ikinci katında yaşayan 36 yaşındaki tekniker Hasan Ali Dolapçıoğlu, depreme ağlayan kızı sebebi ile uyanık yakalandı. Sarsıntıyla binanın çatırdadığını duyan ve aynı zamanda AFAD gönüllüsü olan Dolapçıoğlu, eşini ve kızını yanına alıp, güvenli noktaya çöktü.

BURUNLARI BİLE KANAMADAN KURTULDULAR

Ailenin yaşadığı kat, bir alt kata çöktü. Altı katlı apartmanın bir katı yok olurken, Dolapçıoğlu, eşi Fulya ve beş yaşındaki kızı Zehra, enkaz altında kaldı. Ailesi ile birlikte sıkışıp kalan Dolapçıoğlu, o anları cep telefonu kamerasına kaydederken, “Allah’ım sen yardım et. Allah’ın izniyle buradan kurtulacağız” diye dua etti. Üç kişilik aile yakınları tarafından dokuz saat sonra burunları bile kanamadan kurtuldu.

36 yaşındaki tekniker Hasan Ali Dolapçıoğlu, yaşadıkları binanın 6 katlı olduğunu ve 17 daire bulunduğunu hatırlattı.

“SANİYELER İÇİNDE BİNANIN ÇÖKMESİ BİR OLDU”

6 Şubat günü saat 04.00 sırasında 5 yaşındaki kızının uyandığını ve yanlarına aldığını anlatan Dolapçıoğlu, “Hemen uyuyamadık ve 04.17 sıralarında bina sallanmaya başladı. Sonra kızımı kucakladım ve deprem şiddetini arttırmaya başladı. Alttan vurdu sağdan soldan sallandık. Çatırtı sesini duydum eşime, ’bina yıkılacak yere kapaklanalım’ dedim. Yere çökmemizle saniyeler içinde binanın çökmesi bir oldu. İkinci kat birinci kat oldu. Yok olan kattan biz sağ çıktık. Bize 9 saat sonra akrabalarımız ulaştı. Babam ve ağabeyimin çalışmalarıyla rabbime şükürler olsun burnumuz bile kanamadan kurtulduk” diye konuştu.

“KİMSE GELMEYİNCE HERKES ÖLDÜ”

Enkaz altında ilk bir saatte ancak kendilerine gelebildiklerini ifade eden Dolapçıoğlu, “Eşim ve çocuğumun üzerinde enkaz var mı diye sordum. Kendimize alan oluşturmaya çalıştık. Gardırop üstümüze kapandı, raflarını kırıp içini oturabilecek şekle çevirdim. Beklemeye başladık, biri gelsin de bizi bulsun diye. Ağabeyimin sesini duyunca dünyalar bizim oldu. Çünkü o saate kadar bekliyorsun, kimse gelmeyince herkes öldü. Ağabeyim, babam, bizi duyabilecek herkesin öldüğünü düşünüyorsunuz. Yerimizi söyledik, nasıl yapması gerektiğini söyledik. Yakınlarım enkazı kaldırdı ben dolabı kırarak dışarı çıktık. Dışarının halini görünce iyi ki çıkmışız dedik. İkinci depremde bizim çıktığımız yer tam oturmuştu. Kendimi 30 günlük bir bebek gibi hissediyorum. Hayatta hiçbir şeyimiz kalmadı ama şükür hayattayız” dedi.

Kurtuldukları yer ve dışarının durumuna baktıkça kendilerinin hayatta olmasının büyük şans olduğunu dile getiren Dolapçıoğlu, “Allah’a hamd ettim. Bizim kat tamamen çökmüştü. AFAD gönüllüsüyüm, deprem çantasını almak aklınıza bile gelmiyor. Eşim ve çocuğum il dışında. Ben de gidemedim, evimde bir anı bulurum diye geldim. Bir şey bulamadım. Parçalanan koltuklarım bir de 5 numara kapı numaram var” ifadelerine yer verdi.

Küçücük bir alanda sıkışıp kalan Dolapçıoğlu enkaz altındaki anlarını cep telefonu kamerasına kaydetti. Dolapçıoğlu ve eşinin görüntülerde, "Biz bu durumdayız. Allah’ım sen yardım et. Allah’ın izniyle buradan kurtulacağız. Allah’ım sen koru. Allah’tan başka umudumuz yok. Bir kızım eşim ve ben. Hasan Ali, Zehra ve Fulya Dolapçıoğlu" sözleri yer aldı. (İHA)

İlgili Haberler