BULGAR VE YUNANLAR’A TÜRKİYE İLAÇ GİBİ GELDİ!
Uluslararası piyasalarda değer kaybeden Türk Lirası, ülkemizi yabancılar için alışveriş cennetine çevirdi. İğneden ipliğine alışverişini bir süredir Edirne’den yapan komşularımız gözünü şimdi ilaçlara dikti.
Sınır kenti Edirne’de, kur farkı nedeniyle birçok ihtiyacını karşılamak için gelen Bulgar ve Yunan turistler, başta alışveriş merkezleri olmak üzere birçok sektörde yoğunluk oluşturuyor. Komşu ülke vatandaşları, özellikle son dönemde reçetesiz ilaç ve takviye gıda ihtiyaçları için kentteki eczaneleri tercih ediyor. Edirne Eczacı Odası Başkanı Gürkan Kılıçcıgil, soğuk algınlığına karşı önleyici ilaçlar ve takviye gıdalara rağbet gösteren turistlerin yoğun talebinin, Türkiye’deki ilaç sektörünün kaliteli ve ucuz olmasından kaynaklandığını söyledi. Bulgar turistlerin, döviz kurundaki artışla beraber özellikle de son 2-3 yıldan beri artan bir trendle Edirne’ye ilgi gösterdiğini belirten Kılıçcıgil, “Hafta sonları özellikle Edirne’de çok sayıda Bulgar vatandaşını ağırlıyoruz. Bununla birlikte Bulgar vatandaşları, çeşitli sağlık giderleri ile ilgili olarak ihtiyaçlarını da bizim Edirne’mizdeki eczanelerden karşıla[1]maya başladılar. Eczaneye temel müracaatlarının sebebi özellikle Türkiye’deki sağlık politikasının sağlam temelleri nedeniyle ilaç fiyatının belli bir oranda tutulması, bununla birlikte görece olarak bazı ilaçların ucuz kalması ve de Türkiye’de çok güçlü bir ilaç endüstrisi olması. Burada özellikle çeşitli ilaçlarda, gıda takviyelerinde çok ciddi bir üretim kapasitemiz var. İşin gerçeği Bulgaristan’da olmayan sağlık sistemindeki ilaçlarla ilgili olarak da buralarda hem kaliteli hem de ucuz ilaca erişebiliyorlar” dedi. Vitaminler ve gıda takviyelerine talebin yoğun olduğunu anlatan Kılıçcıgil, “Sadece ilaç değil, çok ciddi sayıda vitaminler ve gıda takviyelerine talep, ilaca olanın katbekat üstünde. Özellikle basit soğuk algınlığında kullanılan, çeşitli takviyeler amacıyla kullanılan birçok gıda takviyesine Bulgar vatandaşların talepleri oluyor” diye konuştu.
Bulgaristan’dan gelen bir kişinin, kendi ülkesin[1]de yazdırdığı reçetesiyle Türkiye’de ilaç alamadığını hatırlatan Kılıçcıgil, “Yasa ve yönetmeliklerde bazı ilaçların reçeteyle satışı ile ilgili olarak katı yönetmeliklerimiz var. Bu yönetmelikler dahilinde eczanelerimiz hareket ediyor. Bulgar vatandaşların reçeteyle geldiklerinde, eğer reçete Bulgaristan’da yazıldıysa da Türkiye’de herhangi bir geçerliği yok. Onların muhakkak bir Türk hekimi tarafından muayene edildikten sonra reçete edilmesi lazım. Onun için reçeteli talepleri kesinlikle karşılanmıyor. Ama Bakanlığın belirlediği sağlık turizmi çerçevesinde de bizim Edirne’mizdeki hastaneler de Bulgaristan vatandaşlarına hizmet ediyor, bunu bir gelir kalemi olarak görüyoruz ülkemizde. Eğer Türk hekimlerimiz reçete ederlerse Bulgar vatandaşlarına, onların pasaportlarıyla işlem yapıp ilaçlarını teslim ediyoruz.
Yani normal olarak reçeteli ilaçları para verip almaları mümkün değil” diye konuştu. Oluşan yoğunluğun, kentteki arz-talep dengesinde herhangi bir sıkıntı yaratmayacağını da kaydeden Kılıçcıgil, “Bulgaristan nüfusu 7 milyonluk bir ülke. Hafta sonunda Edirne’ye müracaat edenleri değerlendirdiğimizde ve bunların 90 milyonluk güçlü bir ülkenin arz-talep dengesinde bir sorun yaratması mümkün değil. Sadece Edirne’de de değil, Türkiye’nin birçok sınır kapısında sınıra yakın şehirlerinde benzer durumlar söz konusu. Bunların hepsinde oluşan yoğunluğun Türkiye’nin dinamiğini bozacak bir durum olması söz konusu değil. Bilindiği üzere ilaç fiyatları euro kuru üzerinden hesaplanıyor. Bu euro kuru, eskiden yılda 1 kere şubat ayında hesaplanıyor. Özellikle enflasyonun biraz daha yüksek olduğu bu dönemlerde Sağlık Bakanlığı bunu yılda 2 kez değerlendirmeye almaya başladı. En son temmuz ayında bir güncelleme gördük. Aralık ayında bir daha olması muhtemel. Sürekli Sağlık Bakanlığı’nın ilaç firmalarıyla iletişimi kuvvetli olduğu için de bununla ilgili biz herhangi bir sıkıntı yaşamıyoruz şu anda. Piyasada bulunmayan ilaçlar da işin gerçeği, global tedarik zincirleriyle ilgili sıkıntılarla alakalı. Sadece bizde değil dünyanın her yerin[1]de genel olan sıkıntılar bunlar” dedi.
Gazetemizin birinci sayfasını okumak için tıklayınız...